12. Hukuk Dairesi 2015/34128 E. , 2016/11941 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi 3. kişi icra mahkemesine başvurusundan 1878 parsel sayılı taşınmazı ortaklığın satış suretiyle giderilmesine dair mahkeme kararı neticesinde ihalede aldığını, ihale kesinleştikten sonra ise taşınmaza haciz konulduğunu belirterek haczin kaldırılmasını istemiş, mahkemece istemi reddedilmiştir.
1-Şikayetçinin .... İcra Müdürlüğü"nün 2013/4284 ve 2013/4586 Esas sayılı takip dosyalarından konulan hacizler yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde;
İİK"nun 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasada, koşulların oluşması halinde İİK"nun 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır.
İİK"nun 79. maddesi gereğince haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Anılan husus, kesin yetki kuralı olup mahkemece re"sen uygulanmalıdır. Ancak, talimat yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. Bir başka deyişle böyle hallerde İİK"nun 79. maddesi hükmü uygulanamaz. Yine, haciz işlemi talimat yoluyla değil de doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan (yani doğrudan haciz koyan) icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayetleri incelemede yetkilidir.
Somut olayda, .... İcra Müdürlüğü"nün 2013/4284 ve 2013/4586 Esas sayılı takip dosyalarından ........... Tapu Sicil Müdürlüğü’ne doğrudan haciz müzekkeresi yazılmak suretiyle haciz konulduğundan yukarıda açıklanan maddeler ve kurallar gereğince anılan takip dosyaları ile ilgili haczin kaldırılması şikayetini inceleme yetkisi, haciz işlemini yapan icra dairesinin (.... İcra Müdürlüğü"nün) bağlı olduğu icra mahkemesine aittir.
O halde, mahkemece şikayetçinin .... İcra Müdürlüğü"nün 2013/4284 ve 2013/4586 Esas sayılı dosyalarından konulan hacizlerin kaldırılması talebi yönünden dosya tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
2-Şikayetçinin ..."nün 2012/472 Esas sayılı takip dosyasından konulan haciz yönünden temyiz itirazlarına gelince;
İİK"nun 134/1. maddesinde; "İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur. (Ek cümle: 17/7/2003-4949/38 md.) İhale kesinleşinceye kadar taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceği icra dairesi tarafından kararlaştırılır" hükmü düzenlenmiştir.
Türk Medeni Kanun"un 705/2. maddesinde ise; "Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmüne yer verilmiştir. Görülüyorki mahkeme kararına dayalı olarak taşınmazın açık artırma ile satın alınması halinde, mülkiyet tescilden önce ihale alıcısına geçmektedir. Öte yandan İcra müdürü haciz işlemini yaparken bir başka anlatımla haciz tarihinde, taşınmazın borçlu adına kayıtlı olması zorunlu ve yeterlidir.
Somut olayda, davacı 3. kişinin taşınmazı 2006 yılında açık artırma ile edindiği ve ihalenin kesinleşerek tescil için tapu müdürlüğüne 26.06.2006 tarihinde yazı yazıldığı ancak tescilin 11.09.2015 tarihinde yapıldığı görülmektedir.
O halde mahkemece duruşma açılarak ve haciz alacaklısı davaya dahil edilerek tarafların gösterecekleri deliller toplandıktan sonra yukarıda açıklanan maddeler ve kurallar gereğince oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.