Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/7679 Esas 2019/2598 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7679
Karar No: 2019/2598
Karar Tarihi: 25.02.2019

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/7679 Esas 2019/2598 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Eskişehir 1. Çocuk Mahkemesi, suça sürüklenen çocuklar ... ve ...\"in hırsızlık ve mala zarar verme eylemleri nedeniyle 1.320,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. Ancak Yargıtay 17. Ceza Dairesi, suça sürüklenen çocukların hırsızlık eylemi için verilen kararın bozulmasına karar verdi ve mala zarar verme suçu yönünden ise kararın kesin nitelikte olduğu gerekçesiyle reddedildi. Suça sürüklenen çocuklar, suç tarihinde başkasına ait bir aracı çalarak bir süre kullanıp zarar verdikten sonra terk etmişlerdir. Mahkeme, çalınan araca verilen zarar nedeniyle mala zarar verme suçu yönünden de ceza verildiğine karar vermişse de, bu kararın hukuka uygun olmadığına ve suça sürüklenen çocukların bu suçtan beraat etmeleri gerektiğine karar verdi. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 31/3, 62/1 ve 52/2. maddeleri ile CMK’nın 223/2-a ve 309/4-d maddelerine atıfta bulunulmuştur.

8. Ceza Dairesi 2018/7679 E. , 2019/2598 K.

"İçtihat Metni"

İhbarname No : KYB - 2018/48862

Mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 151/1, 31/3, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince ayrı ayrı 1.320,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair ESKİŞEHİR 1. Çocuk Mahkemesinin 20/01/2014 tarihli ve 2013/216 esas, 2014/42 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."in hırsızlık ve mala zarar verme eylemleri yönünden haklarında yapılan yargılama neticesinde, Eskişehir 1. Çocuk Mahkemesince mahkumiyetlerine dair verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 21.06.2017 tarihli ve 2015/22485 esas, 2017/8303 sayılı ilamı ile hırsızlık suçu yönünden bozulmasına, mala zarar verme suçu yönünden ise kararın kesin nitelikte olması nedeniyle temyiz talebinin reddine karar verildiği gözetilerek yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocukların suç tarihinde katılana ait 26 KY 252 plaka sayılı aracı üzerinde bulunan kontak anahtarı ile çalıştırarak bulundukları yerden aldıkları, bir süre arabayla dolaştıktan sonra araca zarar vererek aracı terk ettikleri olayda, suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçu yanında ayrıcı mala zarar verme suçundan da mahkumiyetlerine de karar verilmiş ise de, hırsızlık kastının suça konu aracın mülkiyetine yönelik olduğu, söz konusu araca zarar verilmesine yönelik eylemin ayrıca cezalandırılamayacağı gözetilmeden, mala zarar verme suçundan açılan kamu davasından beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 30.05.2018 gün ve 6065 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.06.2018 gün ve KYB/2018-48862 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan aracın çalınması sırasında ve sonrasında araca verilen zarardan dolayı, ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği gözetilmeden TCK.nun 151/1. maddesi uyarınca hükümlülerin mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği bu nedenle yerinde görüldüğünden, Eskişehir 1. Çocuk Mahkemesi"nin 20.01.2014 tarih ve 2013/216 esas, 2014/42 sayılı kararının 5271 sayılı Kanunun CMK.nun 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, suça sürüklenen çocuklara yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmaması nedeniyle suça sürüklenen çocukların mala zarar verme suçundan CMK.nun 223/2-a maddesi uyarınca beraatine, hükmedilen cezaların infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.