15. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2155 Karar No: 2017/4211 Karar Tarihi: 29.11.2017
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/2155 Esas 2017/4211 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilâmsız icra talebine itirazın iptâli ve ayıplı imalât nedeniyle uğranılan zarar ile iş kaybı zararının giderilmesi ve manevi tazminat istemine ilişkin dava sonucunda asıl davanın kabulü ve davalının icra-inkâr tazminatıyla sorumlu tutulması kararını vermişti. Ancak borçlunun itirazında haksız ve alacağın likit olması gerektiği için icra inkâr tazminatı talebinin kabulü doğru olmadığı belirtilerek, kararın bu yönden bozulmasına karar verilmiştir. Ancak, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK\"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK\"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Mahkeme Kararı icra inkâr tazminatı talebinin kabul şeklinde verilmiştir, ancak borçlunun itirazında haksız ve alacağın likit olması gerektiği için bu talep kabul edilemez. İcra İflas Kanunu'nun 67/II. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatı talebinde borçlunun itirazında haksız olduğunun ve alacağın likit olduğunun belirlenmiş olması gerekir.
15. Hukuk Dairesi 2016/2155 E. , 2017/4211 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-karşı davacı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilâmsız icra talebine itirazın iptâli takibin devamı, karşı dava ise ayıplı imalât nedeniyle uğranılan zarar ile iş kaybı zararının giderilmesi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kabulü ve davalının icra-inkâr tazminatıyla sorumlu tutulmasına, karşı davanın reddine dair verilen karar, davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-karşı davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-İcra İflas Kanunu"nun 67/II. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın tamamının istenebilir olup olmadığı, ayıplı bulunup bulunmadığı yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporu değerlendirilerek belirlendiğinden alacağın likit olduğundan söz edilemez. Bu halde asıl davada koşulları oluşmayan icra-inkâr tazminatı talebinin reddi yerine kabulü doğru olmamıştır. Hüküm bu yönden bozulmalıdır. Ne var ki yapılan bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle mahkemece kararın hüküm kısmı 1. madde üçüncü fıkrasındaki "davalının itiraz edilen asıl alacak miktarı 89.800,00 TL üzerinden %20 icra-inkâr tazminatına mahkum edilmesine" cümlesinin karar metninden çıkartılarak yerine "Davacının koşulları oluşmayan icra-inkâr tazminatı isteminin reddine" cümlesinin yazılmasına ve kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 29.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.