Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/8204
Karar No: 2022/1783
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/8204 Esas 2022/1783 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir taksirle yaralama davasında, sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir. Sanık müdafii tarafından temyiz edilen kararın incelenmesinde, basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağına karar verme takdirinin mahkemeye bırakıldığı belirtilmiştir. Ancak, sanığın hükmolunan adli para cezasını ödememesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği vurgulanarak, infaz aşamasında değerlendirilmemesi sebebiyle uygulama bozma nedeni yapılmadığı belirtilmiştir. Olayın detaylarına ve delillere göre, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak, sonuç ceza miktarının sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiği vurgulanarak, bu sebeple sonuç ceza miktarının kazanılmış hak nedeniyle infazın 2.240 TL adli para cezası üzerinden yapılacağı belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 89/1, 22/3, 89/2-b, 62/1, 52/2, 53/6, 52/3, 52/4, 29/12/2015 tarihli sanık hakkındaki hüküm (2014/561 Esas, 2015/615 Karar), 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi, 322. maddesi, 326/son maddesi, 5271 sayılı CMK
12. Ceza Dairesi         2021/8204 E.  ,  2022/1783 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK'nın 89/1, 22/3, 89/2-b, 62/1, 1412 sk 326/son, TCK'nın 52/2, 53/6.maddeleri gereği mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24.maddesi yeniden düzenlenmiş olan "Basit Yargılama Usulü" başlıklı 251. maddenin. fıkrasında yer alan "Asliye Ceza Mahkemesince iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." şeklindeki düzenlemeye göre basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmama takdirinin mahkemeye bırakıldığı, bozma üzerine incelenen kararda CMK'nın 251/3 son maddesinin uygulanmasına yer olmadığının hüküm altına alındığı ve mahkemece genel hükümlere göre yargılamaya devam edilip karar verildiği gözetildiğinde mahkemenin uygulama yapılmayacağına dair takdirinin bulunduğu değerlendirmekle yapılan incelemede,
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK'nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
    Olay günü, saat 13.00 sıralarında, meskun mahalde, çift yönlü, düz, eğimsiz, kavşak bulunan, asfalt yolda, sanık sevk ve idaresindeki otomobil ile Bakırköy istikametinden Eski Havalimanı yolunu takiben Florya istikametine seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde sola dönüş yapılamaz taşıt giremez levhasına rağmen orta refüj aralığından, trafik işaret levhası bulunan karşı şeritten gelen araçlara ayrılan yola girmek için sola dönüş yaptığı esnada, aracının sağ ön ve arka kapı kısımları ile Florya istikametinden Bakırköy istikametine seyir halinde olan sürücü Hasan Tulga Eroltu’nun sevk ve idaresindeki otomobilin ön kısmının çarpışması neticesinde, sanığın asli kusurlu olarak aracında yolcu olarak bulunan, ...‘nun basit tıbbi müdahale ile giderilemez, vücudunda ağır 5.derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmasına neden olduğu olayda;
    Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair kararın gerekçelerinin yerinde olmadığına ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK'nın 52/3. maddesine aykırı davranılarak, sanık hakkında sonuç ceza olarak tayin edilen 300 gün adli para cezasının, tam gün üzerinden bir gün karşılığı belirlenerek ceza miktarının hesaplanmaması suretiyle hükümde duraksamaya neden olunması ve 29/12/2015 tarihli ve sanığın neticeten 2.240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ilk hükmün sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi sebebiyle, sonuç ceza miktarının sanık lehine kazanılmış hak teşkil edeceği gözetilip, 1412 saylı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle infazın 2.240 TL adli para cezası üzerinden yapılacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 5. paragrafı hükümden çıkarılarak yerine "TCK'nın 52/2. maddesi gereğince bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 6.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve TCK'nın 29/12/2015 tarihli, 2014/561 Esas, 2015/615 Karar sayılı hükmün sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş olması nedeniyle, 5271 sayılı CMUK'un 326/son maddesi dikkate alınarak, sanık hakkındaki 2.240 TL adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün infaz aşamasında gözetilmesine" cümlesinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 08/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi