22. Hukuk Dairesi 2017/22355 E. , 2019/10554 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı ... bünyesinde geçiçi işçilik dönemlerinden iş akdini emeklilik nedeniyle feshettiği 2012 yılına kadar çeşitli görevlerde çalıştığını, geçiçi işçilik döneminde askı dönemlerinde yeniden sözleşme yapılmayacağı baskısı ile fiilen çalıştırıldığı halde ücretinin ödenmediğini ve sigorta primlerinin yatırılmadığnı, tüm çalışma döneminde sürekli fazla çalışma yaptırıldığını, ulusal bayram ve genel tatillerde çalışmasına rağmen karşılığının ödenmediğini belirterek ücret alacağı ile fazla mesai, dini milli bayram alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, zamanaşımı def"inde bulunarak davacının fazla çalışma ve genel tatillerde çalışma iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini savunarak açılan davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller ile bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Öte yandan, yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmalar açısından da geçerlidir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davacının fazla çalışma alacağının ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının şoför olarak çalıştığı ve fazla çalışma yapmadığı tespit edilmiştir.
Dosya içeriğine göre; davalı işverence sunulan belgelerden ve davalı tanık anlatımlarından davacının 15.08.2011 döneminden sonra ulaşım hizmetleri müdürlüğünde şoför olarak çalıştığı, zamanaşımı def"i de gözönünde bulundurulduğunda 13.05.2006-15.08.2011 tarihleri arasında itfaiye müdürlüğünde çalıştığı tespit edilmiştir. Davacı uzun çalışma dönemi ve farklı birimlerde çalışması nedeniyle çalışma dönemlerinin ispatı için ayrı ayrı tanık dinletmiş ve itfaiye müdürlüğü ve temizlik birimindeki çalışmalarına husumeti bulunmayan mesai arkadaşı ... tanıklık etmiştir. Tanık dosyadaki beyanında itfaiye müdürlüğünde saat 07:00-19:00 arası çalıştıklarını beyan etmiştir. Bu döneme ilişkin çalışmaların bilirkişi raporunda değerlendirilmediği anlaşılmıştır. Davalı idareden itfaiye müdürlüğündeki çalışma esaslarına ilişkin kayıt ve belgeler ile nöbet çizelgeleri de celbedilerek sunulması halinde belgelere dayalı dönemde kayıtlar esas alınarak belge sunulmaması halinde ise tanık beyanı ve dosya kapsamındaki tüm deliller yeniden birlikte değerlendirilmek suretiyle davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasında bir sonuca varılmalıdır.
Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 14.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.