4. Ceza Dairesi 2016/18134 E. , 2017/485 K.
"İçtihat Metni"
6136 sayılı Kanuna muhalefet ve tehdit suçlarından sanık ..."ın, 6136 sayılı Kanun"un 13/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 106/2-a-c maddeleri gereğince 4 yıl hapis, 2 yıl hapis ve 900,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Gaziantep 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/11/2009 tarihli ve 2007/600 esas, 2009/1267 sayılı kararının Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 05/03/2014 tarihli ve 2013/21930 esas, 2014/8973 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair aynı mahkemenin 12/01/2016 tarihli ve 2007/600 esas, 2009/1267 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/02/2016 tarihli ve 2016/231 değişik iş sayılı kararının Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24/11/2016 gün ve 389000 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Dairemize gönderilmekle dosya incelendi.
İstem yazısında: "Dosya kapsamına göre, sanık hakkındaki Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının 03/05/2007 tarihli ve 2005/29529 soruşturma sayılı iddianamesi ile, müşteki ... ile diğer sanık...’ın akraba oldukları ve aralarında alacak verecek meselesinden dolayı husumet bulunduğu, olay tarihi olan 30/12/2005 günü gece saat 23.30 sıralarında da yine bu husumet nedeniyle sanık ...’in yanına diğer sanık ...an ...n ve ...’ı da alarak müşteki ...ın evinin önünde ateş edilmesi olayı ile ilgili olarak sanıklar hakkında dava açıldığı, aşamalarda ... suçlamaları reddederek hiç bir şekilde olay yerinde bulunmadığını beyan ettiği, ancak savunmalarına itibar edilmeyerek mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmış ise de, sanığın savunmalarında olay saatinde akrabası olan ... ... isimli kişinin cenazaevinde bulunduğunu beyan etmesi ve müştekilerden .....nın ifadelerinde olay tarihinde . ...’ın araç ile geldiğini gördüğünde kendisinin de ...n yanına geldiğini, ancak araç içerisinde başka kimse bulunmadığını beyan etmesi, ayrıca bizzat müşteki ... 30/12/2005 tarihli kolluk ifadesinde ...’ı elinde tabanca ile gördüğünü beyan etmesine rağmen 31/12/2005 tarihli Cumhuriyet savcılığı ifadesinde olay yerinde ...’ı görmediğini ancak sesini duyduğunu beyan etmesi, yine mahkeme ifadesinde de ...’ın ateş ettiğine dair bir beyanda bulunmaması karşısında, sanık müdafii tarafından ileri sürülen sanığın olay yerinde olmadığı, akrabasının cenaze evinde olduğuna dair sunulan yeni tanık beyanlarının mevcut deliller ile birlikte 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 311. maddesi kapsamında değerlendirmesi sonucunda ortaya çıkacak durumun sanık lehine kabule değer olabileceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
Yapılan incelemede; sanık ... hakında 6136 sayılı Kanuna muhalefet ve tehdit suçları ile inceleme dışı olan sanık ... hakkında yaralama ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin Yargıtay 3.Ceza Dairesinin 05/03/2014 tarihli ve 2013/21930 esas, 2014/8973 sayılı kararı ile onama- düzeltilerek onama suretiyle kesinleşmesinden sonra,sanık ... hakkında yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu,mahkemesince verilen yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair karara karşı yapılan itirazın merci tarafından reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine konu sanık ... hakkındaki tehdit ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarına ilişkin hükümlerin inceleme dışı diğer sanık hakkındaki yaralama suçuna ilişkin hüküm ile birlikte daha önce Yargıtay 3.Ceza Dairesince incelenerek hükümlerin onanmasına ve düzeltilerek onanmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, iddianamede açıklanıp hükümlerde kabul edilen eylemlere, Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun kararına, kanun yararına bozma isteminin kapsamına ve tebliğname tarihine göre, işin incelenmesi Yüksek 3. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 05.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.