Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/36715
Karar No: 2018/3220
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/36715 Esas 2018/3220 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/36715 E.  ,  2018/3220 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVACI-K.DAVALI : T... Ekicileri Kooperatifi vekili avukat ...
    DAVALI-K.DAVACILAR : 1-..., 2-... Danışmanlık Gıda Tur. Nak. İç ve Dış Tic. San. Ltd. Şti.vekili avukat ..., 3-...

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar-k.davacılardan ... ve Naturel Bir Dan.Ltd.Şti. avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı Karşı Davalı, taraflar arasında 29.06.2012 tarihinde hizmet alımı alt işverenlik sözleşmesi yapıldığını, davacı kooperatifin iş veren, davalı şirketin yüklenici sıfatıyla, ... ve ..."un garantör sıfatıyla atandıklarını, kooperatif ortağı üreticilerin sözleşmeye güvenerek yetiştirdikleri yaş meyve ve sebzelerin nakliye araçları ile tesise getirildiğini ancak davalılarca ""pazarlamasını yapamıyoruz"" gerekçesiyle alımın engellenerek geri çevrildiğini ve 2.000.000,00 TL"nin üzerinde değeri olan ortaklarca üretilen malın satışında sıkıntı yaşandığını, yalnızca 223.055,39 TL ciro gerçekleştiğini ve kooperatif ve ortakların zarara uğratıldığını, sözleşme gereği üretici ortaklarından alınan yaş sebze ve tesise ait masraf tutarının yükleniciye teslim edilerek fatura edildiğini, 31.12.2012 tarihi itibari ile 134.985,34 TL tutarındaki borcun sözleşme gereği 30 gün içinde yüklenici şirket tarafından ödenmediğini, bunun üzerine Turhal 2 noterliğinden 174 yevmiye numaralı ihtarname ile borcun 7 gün içerisinde ödenmesi aksi durumda sözleşmenin feshedileceğinin ihtar olunduğunu, yüklenicinin sözleşmeden doğan borçlarını yerine getirmemesi sebebi ile 18/02/2013 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini, KDV dahil gerçekleşmesi gereken ancak gerçekleşmeye ciro tutarının 143.588,13 TL olduğunu, teminat mektuplarının mahsubu ile davalıların 128.978,84 TL tutarında borçlu bulunduğunu beyan ederek itirazın iptaline, borcun akdin fesih tarihi olan 15.02.2013 tarihinde itibaren davalı şirketten ticari faiz ve diğer davalılardan yıllık %60 faiz ile birlikte tahsiline ve alacak tutarının %20 si oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesi talep ve dava olunmuştur.
    Davalı Karşı Davacılar, taraflar arasında akdolunan 29.06.2013 tarihli hizmet alımı alt işverenlik sözleşmesi ile "davacı kooperatifin kendi üreticilerinden almış olduğu yaş sebze ve meyvenin müvekkili şirket tarafından alınacağı ve işlenmek sureti ile piyasaya arz edileceğinin" kararlaştırıldığını ancak sözleşmeye rağmen kooperatifin iş yerini üretime hazır hale getirmediğini, peyzajını tamamlamadığını, mal tedarikini sağlamadığını, sözleşmenin imzalanmasından sonra ilk mal teminin 14.08.2012 tarihinde gerçekleştiğini, akdedilen taşeronluk sözleşmesine göre müvekkilinin taahhüt ettiği şekilde 2.000.000,00 TL miktarında yaş sebze ve meyveyi satın aldığını ancak kooperatifin üreticilerinden belirtilen miktar kadar yaş sebze ve meyveyi temin etmediğini, müvekkili şirkete arz edilen miktarın kooperatifin belirttiği miktar olan KDV hariç 223.055,39 TL olduğunu, bu miktardan 87.653,68 TL nin nakit 29.925,92 TL"sinin müşteri çeki ile geri kalan kısmının ise müvekkili şirketin 150.000,00 TL bedelli teminat mektubunun nakde çevrilmesi ile fazlasıyla karşılandığını, kooperatifin sözleşme ilişkisinden dolayı verilen nakit ve çeklerler birlikte fazladan ve haksız olarak 44.524,21 TL tahsil ettiğini, bu alacağın 29.925,92 TL"si çek olarak verildiği ve ödenmediği için bakiye 14.598,29 TL"nin tahsili için bu karşılık davayı açmak zorunda olduklarını, ayrıca sözleşme konusu paketleme tesisinin sezonun Temmuz ayında başladığı ... bölgesinde gecikme sonucu kooperatifçe 1.5 ay sonra 14.8.2013 tarihinde teslim edildiğini, ayrıca teslimden sonra taahhüt edilen 2.000.000,00 TL"lik malın da kooperatif tarafından arz edilmediğini, bu nedenle şirketleri tarafından yapılan yatırımların atıl kaldığını ve sözleşmeden beklenen faydayı elde edemediklerini ve işçilik ve malzeme masrafları yapmak zorunda kaldıklarını, mahrum kalınan karın belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğinden şimdilik mahrum kalınan kar olan 1.000,00 TL"nin ve fazla ödenen 14.598,29 TL"nin davalılardan tahsiline, asıl davanın reddine ve asıl dava nedeniyle %20 icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Mahkemece, davacı karşı davalının davasının Kabulü ile, davalı karşı davacının ... icra müdürlüğünün 2013/521 takip sayılı icra dosyasında yapmış olduğu İtirazın İptali ile takibin 128.978,84 TL üzerinden devamına, alacağın ... Gida Turizm açısından 15/02/2013 tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, diğer davalı garantörler açısından 15/02/2013 tarihinden itibaren %60 yıllık temerrüt faiizi uygulanmasına, davalı karşı davacının davasının Reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı karşı davacılar ... ve ... Danışmanlık Gıda Tur. Nak. İç ve Dış Tic. San. Ve Tic. Ltd.Şti. tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, taraflar arasında imzalanan hizmet alımı alt işverenlik sözleşmesi gereği davacı karşı davalı kooperatifin üreticilerinden temin ettiği yaş sebze ve meyvelerin davalı karşı taraf şirket tarafından pazarlamasının yapılmaması ve bu sebeple sözleşmenin feshedilmesi üzerine sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın ödenmesine ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı karşı davacılar ise cezai şart olarak kopperatifçe şirket tarafından verilen müşteri çeki ve teminat mektubunun tahsili sonucu fazladan 14.598,29 TL"nin tahsil edildiğini, aynı zamanda davacı kooperatifin sözleşmede kararlaştırılan malın arzını gerçekleştirmediğinden, gerçekleşmesi beklenen kardan mahrum kalındığını, bu sebeple 14.598,29 TL ile mahrum kalınan kardan şimdilik 1.000,00 TL"nin davacı karşı davalıdan tahsiline ilişkindir.
    1-TTK"nın 4. maddesinde ticari davalar sayılmış olup, bu düzenlemeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent hâlinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
    1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 1. maddesinde kooperatifin tanımı yapılmış ve tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek kişilerle kamu tüzel kişileri tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklar olarak tanımlanmıştır. 6102 sayılı TTK"nın 16/1. maddesinde de bütün ticari şirketler tacir olarak sayılmış, İkinci Kitabın "Ticari Şirketler" i düzenleyen Birinci kısımda yer alan 124/1. maddesinde de 136. maddesi hükmü aynen tekrar edilerek ticari şirketlerin kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketlerden ibaret olduğu belirtilmiştir.
    Yeni Türk Ticaret Kanunu bakımından da ticaret şirketleri arasında sayılan kooperatiflerle ilgili ana düzenleme şüphesiz ki 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’dur. Bu Kanunun 3. maddesinde kooperatif ve şubelerinin ticaret siciline tescil olunacağı, 7. maddesinde kooperatifin ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanacağı, 98. maddesinde de bu Kanunda aksine açıklama olmayan hususlarda TTK’daki anonim şirketlere ait hükümlerin uygulanacağı düzenlenmiştir. Ayrıca 99. maddesinde tarafı olduğu hukuk davalarının ticari dava sayılacağı düzenlendiği gibi 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 179. maddesindeki düzenleme uyarınca kooperatiflerin iflasa tabi oldukları da gözden kaçırılmamalıdır.
    Tüm bu yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde kooperatiflerin ticaret şirketi ve tacir olduğu açıkça görülmektedir. Somut olayda, davacı kooperatifin tacir olduğu, ve faaliyetleri kapsamında üreticilerinden aldığı yaş sebze ve meyvelerin davalı şirket tarafından pazarlamasının yapılması amacıyla hizmet alımı alt işverenlik sözleşmesi imzaladıkları anlaşılmakla açılan davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğunun kabul edilmesi gerekir. Mahkemece, müstakil Asliye Ticaret Mahkemesi var ise davaya bakmakla Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi, müstakil Asliye Ticaret Mahkemesi yok ise ara kararı ile uyuşmazlığa Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile bakılmasına karar verilmek suretiyle uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın Asliye Hukuk Mahkemesi olarak görülmüş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalı karşı davacılar ... ve ... Danışmanlık Gıda Tur. Nak. İç ve Dış Tic. San. Ve Tic. Ltd.Şti."nin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    3-Kabule göre de Davalı Karşı Davacı ..."ın karar metninde adının yazılmamış olması her zaman mahallinde düzeltilebilecek bir hata olup, bozma nedeni yapılmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davalı karşı davacılar ... ile ... Danışmanlık Gıda Tur. Nak. İç ve Dış Tic. San. Ve Tic. Ltd.Şti."nin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 690,70 TL harcın davalılar-k.davacılardan ... ve ... Dan.Ltd.Şti."ne iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi