Esas No: 2020/2979
Karar No: 2021/2306
Karar Tarihi: 15.04.2021
Danıştay 4. Daire 2020/2979 Esas 2021/2306 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/2979
Karar No : 2021/2306
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : Tasfiye Halinde …Demir Çelik ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 18/03/2015 tarihinde 2013/6,7,8 dönemleri için ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamelerine istinaden tahakkuk ettirilen katma değer vergileri, damga vergileri, hesaplanan gecikme faizleri ve %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu kararıyla; beyanname verme süresi geçtikten sonra idarenin yazılı zorlaması olmaksızın ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamesi üzerine tesis edilen tahakkuk işlemlerine karşı dava açılmasına yasal imkan bulunmadığından, dava konusu tahakkuk işlemlerinin incelenebilir nitelikte olmadığı, dolayısıyla bu kısım yönünden davanın incelenmeksizin reddi gerektiği, verginin süresinde tahakkuk ettirilmemesi nedeniyle vergi ziyaına sebebiyet verildiğinden ve verginin süresinde tahakkuk ettirilmemesi nedeniyle vergi ziyaı cezası kesilmesi 213 sayılı Kanun'un 341 ve 344. maddeleri gereği olduğundan, davacı şirket adına kesilen vergi ziyaı cezalarında da hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın vergi ziyaı cezaları yönünden reddine, tahakkuk işlemleri yönünden incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Anayasanın 13. maddesi uyarınca dava açılmasına engel bir durum bulunmadığı, idarece yazılı uyarı dışında sözlü uyarı ile de katma değer vergilerinin indirimlerden çıkarılmasının istenildiği, dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı, temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5.Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/04/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Uyuşmazlık konusu olayda, davacı tarafından davalı idarenin sözlü uyarısı üzerine ihtirazi kayıtla düzeltme beyannameleri verildiği iddia edilmektedir. Davalı idare tarafından mahkemeye sunulan dilekçede ise davacının düzeltme beyannamesi vermesi gerektiği yönünde kendisine tebliğ edilmiş bir yazının mevcudiyetinden bahsedilmemiştir.
Bir vergilendirme dönemine ait katma değer vergisi beyannamesini verdikten sonra mükelleflerin ödenecek vergi tutarını artıracak ya da devreden vergiyi azaltacak şekilde düzeltme beyannamesi vermelerinin olağan bir durum olduğu söylenemez.
Her ne kadar davacıya müeyyideli bir yazı tebliğ edilmemiş ise de, davacının iddiası ve davalı idarenin savunması karşısında davacı tarafından yönlendirme sonucu verilen düzeltme beyannamelerine konulan ihtirazi kaydın dava açma hakkı vereceğinin kabulü, Anayasa Mahkemesinin 27/02/2019 tarih ve B.No:2015/15100 sayılı kararında ortaya konulan vergisel müdahalelerde mülkiyet hakkının korunmasına ilişkin usuli güvencelere uygundur.
Bu durumda, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20. maddesi uyarınca, davacıya ihtilaflı faturaları düzenleyenler hakkında tanzimli vergi tekniği raporları getirtilerek ve davacıdan da iddialarını ispat edici bilgi belgeler temin edilerek uyuşmazlığın esası hakkında yeniden karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararın bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.