MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 07.06.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu edilen 170 ada 106 parsel sayılı taşınmazın aynen taksimi mümkün olmadığından satış yolu ile ortaklığının giderilmesine karar verilmiştir.
Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir .
Dava konusu edilen ... 170 ada 106 parsel sayılı taşınmaz, üzerinde kat mülkiyeti kurulmuş bina bulunan kargir apartman vasfıyla tapuda kayıtlıdır. Davacılar vekili, yerinde uygulamalı olarak yapılan keşif sonucu alınan uzman bilirkişi raporlarına göre tarafların murisine ait mesken nitelikli (9 ) numaralı bağımsız bölümün ortaklığının giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 170 ada 106 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 8/96 arsa paylı mesken niteliğindeki 4. kat (9) numaralı bağımsız bölümün satışına karar verilmesi gerekirken taraflar dışında farklı kişilere ait bağımsız bölümleri bulunan kat mülkiyeti kurulu kargir apartman niteliğindeki 270 ada 106 parsel sayılı ana taşınmazın tamamını kapsayacak şekilde satış kararı verilmesi isabetli olmadığı gibi ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının karar yerinde gösterilmemesi de doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 17.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.