Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/3691 Esas 2022/12336 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Tüm dosya kapsamının incelenmesinde, olay günü sanığın bir yolcu minibüsüyle kaçak cep telefonu nakledeceği ihbarı üzerine emniyet güçlerince uygulama yapıldığı ve sanığın bulunduğu minibüs durdurularak sanığa çantası olup olmadığı sorulduğunda sanığın iki adet siyah renkli poşet içerisinde bulunan toplam 76 adet çeşitli marka ve modelde faturasız cep telefonları ve cep telefonu malzemelerini kendi rızasıyla teslim ettiği, aynı gün gecikmede sakınca bulunan hal kapsamında Cumhuriyet Başsavcılığından alınan arama kararı uyarınca sanığın işlettiği Nazar İletişim isimli işyerinde de arama yapıldığı ve arama sonucunda toplam 102 adet çeşitli marka ve modelde gümrük kaçağı ya da klonlanmış olduğu belirtilen cep telefonları ve içerisinde imei klonlamada kullanılan programların mevcut olduğu hard disk ele geçirildiği, yerel Mahkemece, sanığın bulunduğu araçta yapılan aramada herhangi bir arama kararı olmadığı, işyerinde arama yapıldığı sırada ise ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişinin hazır bulunması gerekirken CMK’nun 119/4. maddesinde belirtilen bu düzenlemeye aykırı olarak yapılan arama sonucu ele geçen ürünler nedeniyle mahkumiyet hükmü kurulamayacağı gerekçesiyle beraat kararı verilmiş ise de, sanığın işyerinde yapılan aramaya ilişkin olarak Cumhriyet Başsavcılığından usulüne uygun olarak alınmış bir arama kararı bulunan somut olayda bu karara ve kararın infazı sırasında yapılan işlemlere yönelik olarak sanığın itirazının olmadığı, arama işlemine ve arama yapılırken bir takım hakların ihlal edildiğine yönelik olarak sanıktan gelen herhangi bir yakınmanın bulunmadığı, usulüne göre alınmış arama kararına istinaden, herhangi bir hak ihlaline neden olunmadan yapılan arama sonunda ele geçen delillerin, sırf arama sırasında bulunması gereken kişilerin orada bulundurulmaması suretiyle şekle aykırı hareket edildiğinden bahisle “hukuka aykırı olarak elde edilmiş delil” sayılmalarının ve mahkumiyet hükmüne dayanak teşkil edememelerinin kabul edilemeyeceği, sanığın yolcu olarak bulunduğu minibüste poşetlerinde yapılan aramaya ilişkin olarak ise; bir suçla karşılaştığında suça el koymak, önlemek, sanık ve suç delillerini tespit etmekle görevli ve yetkili olan polislerin, mesleki tecrübelerine ve içinde bulundukları durumdan çıkardıkları izlenime göre; kolluk görevlilerinin aldıkları ihbar üzerine sanığın durumundan şüphelendikleri, oluşan bu makul sebep nedeniyle poşette arama için bir arama emri ya da karar alınmasına gerek bulunmadığı, basit bir inceleme neticesinde suça konu eşyaların ele geçirilip muhafaza altına alınmasının hukuka uygun olduğu ve hukuka aykırı bir delilden söz edilemeyeceği, sanığın arama sonucunda ele geçen cep telefonlarının kaçak olduğunu bildiğine, geçimini bunları satarak temin ettiğine ve hatta yakalanan cep telefonlarından birinin imei numarasının kendisi tarafından değiştirildiğine dair açık ikrarının da bulunduğu, gözetilerek; sanığın üzerine atılı suçtan mahkumiyeti yerine, yerinde olmayan gerekçelerle beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, o yer Cumhuriyet Savcısının, katılan ... İdaresi vekili ve katılan BTİK vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 21/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.