Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8730
Karar No: 2022/3152
Karar Tarihi: 05.04.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/8730 Esas 2022/3152 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı belediye ile davalı arasında imzalanan protokol gereği, davacı belediye tarafından yönetilen ana arterlerde bulunan aydınlatma direkleri, reklam amaçlı kullanım için davalı tarafından kiralanmıştır. Davacı, davalının ödeme yapmadığını iddia ederek 10.000 TL'nin faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Ancak ilk derece mahkemesi, sözleşmeden kaynaklı alacağın sadece belirledikleri ana arterlerdeki direklerle sınırlı olduğunu belirterek davanın reddine karar vermiştir. Bunun üzerine davacı, bölge adliye mahkemesine itirazda bulunmuş ancak istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Bu karar üzerine davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay, dosyanın önceki bilirkişiler dışında konusunda uzman üçlü bilirkişi kuruluna verilmesi gerektiği, direk sayısının belirlenmeden yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı ve kararın bozulması gerektiği kararına varmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1 maddesi (istinaf kararının bozulması)
- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi (ilk derece kararının bozulması)
3. Hukuk Dairesi         2021/8730 E.  ,  2022/3152 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 46. HUKUK DAİRESİ
    VEK. AV. ...



    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı ile 25/12/2009 tarihinde "Aydınlatma Direklerinin ..., Tanıtım, Yönlendirme Amaçlı Kullanımında Uyulacak Esas ve Usullere İlişkin Protokol" imzaladığını, protokolün ilgili maddelerinde gelir paylaşımındaki esasların düzenlendiğini ancak davalının eksik ödeme yaptığını tespit ettiğini ileri sürerek; şimdilik 10.000 TL'nin 31/03/2015 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında dava değerini 3.153.496,75 TL olarak belirtmiştir.
    Davalı; davacı tarafın bahsettiği hesap yönteminin yıllardır süre gelen, elde edilen gelirler dikkate alınarak yapılan gelir payı hesabından ibaret olduğunu, sözleşmenin konusunun ana arterlerdeki aydınlatma direklerini kapsadığını ve %25 katılım payı hususunun sözlemenin konusu çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince; sözleşmeden kaynaklı alacağın kapsamının ana arterlerdeki aydınlatma direkleri ile sınırlı olup davacının talebinin aksine sözleşme konusunun tüm aydınlatma direklerini kapsamadığını, aydınlatma direkleri içerisinde kullanımı ...'ye ait olan ana arterlerde yer alan direk sayısına göre yapılan hesaplama neticesinde davacının davalıdan alacaklı olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince istinaf edilmiştir.
    Bölge adliye mahkemesince; verilen kararda taraflar arasındaki uyuşmazlığın doğru olarak nitelendirildiği, usule ve maddi hukuka ilişkin kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında 25/12/2009 tarihinde imzalanan "Aydınlatma Direklerinin ..., Tanıtım, Yönlendirme Amaçlı Kullanımında Uyulacak Esas ve Usullere İlişkin Protokol" ile mülkiyeti ...'a ait olmak üzere Avrupa Yakasında ...'a, Anadolu Yakasında ...'a devredilen ancak tasarrufu davacıya (...) ait olan ana arterlerdeki aydınlatma direklerinin ..., tanıtım ve yönlendirme amaçlı kullanılması ile ilgili olarak yapılacak uygulamalara ilişkin esas ve usuller düzenlenmiştir. Sözleşmenin 4.5. maddesinde; ... tasarrufunda bulunmak suretiyle ... tarafından ek listede belirlenmiş prestij alanı olan yer veya bölgelerdeki ana arterler üzerinde yer alan aydınlatma direklerine ... tanıtım ve yönlendirme uygulaması yapılıp yapılmayacağının kararının ve bu güzergahlarda yapılacak uygulamalarda belirlenen yöntem ve şekillerin ... tarafından belirleneceği, 4.9. maddesinde; ...'nin verdiği hizmet mukabilinde ... ile dağıtım şirketi (..., ...) arasında gelir paylaşımı esası uygulanacağı, gelir paylaşımındaki esasın ana sözleşme bedeli (... ...) üzerinden %25'i ...'nin, %75'i ilgili dağıtım şirketinin (... veya ...) olacak şekilde pay edileceği kararlaştırılmış, sözleşmeye eklenen liste ile 20 adet güzergahta bulunan ana arterlere ait adresler belirtilmiştir. Bu durumda protokolün ilgili maddelerinden sorumluluk alanının, tasarrufu davacı belediyeye ait olan ana arterler üzerinde bulunan aydınlatma direklerine ilişkin olduğu anlaşılmakta olup, bu husus derece mahkemelerinin de kabulündedir. Ne var ki bu direklerin tespitinde, sözleşmeye ek listede belirtilen ana arterler üzerinde bulunan aydınlatma direkleri ile 17/12/2009 tarihli ve 2622 sayılı ... meclisi kararı ile onaylanan aydınlatma tesislerinin devrine ilişkin protokol ve 08/01/2009 tarihli ... değerlendirme komisyonu kararında belirtilen ana arterlerin değerlendirilip değerlendirilmediği anlaşılamamaktadır.
    Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince; öncelikle, dosyanın önceki bilirkişiler dışında konusunda uzman üçlü bilirkişi kuruluna verilmesi, itirazları karşılayacak nitelikte, raporlar ve dosya kapsamındaki tespitler arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde, somut verilere dayalı, gerekçeli, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak, hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, dava konusu direk sayısı tam olarak belirlenmeden ve dava tarihinden sonra yapılan ödemeler de dikkate alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    İlk derece mahkemesi kararının yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun'un 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi