Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/14883 Esas 2020/4607 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14883
Karar No: 2020/4607
Karar Tarihi: 07.09.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/14883 Esas 2020/4607 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, mirasın gerçek reddi talebinde bulunarak dava açmıştır. Mahkeme, davacıların talebini kabul etmiştir. Ancak davacıların temyiz itirazları sonucu, Yargıtay kararında, gerekçeli karar ile hüküm sonucunun çelişkili olması nedeniyle kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, mirasbırakanın en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından mirasın reddedilmiş olmasıyla, miras bunlara geçmemiş, kendiliğinden tasfiyeye tabi hale gelmiştir. Miras kendilerine geçmemiş olanların ise mirası reddetmeleri söz konusu olamaz. Bu hak, mirasın daha önce mirasçı olmayanlara geçmesi halinde doğar. Kanun maddeleri ise Türk Medeni Kanunu'nun 605/1, 605/2, 609, 612. madde ve HMK'nın 294, 297, 298. maddeleridir.
14. Hukuk Dairesi         2016/14883 E.  ,  2020/4607 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, 24/03/2016 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, TMK 605/1. madde gereğince mirasın gerçek reddi talebine ilişkindir.
    Davacılar vekili, miras bırakan ..."ın müvekkil ..."nun kayınpederi, diğer müvekkil ..."nun dedesi olduğunu, miras bırakan ..."ın 29/10/2015 tarihinde vefat ettiğini, muristen intikal edecek olan mirası ... isimli tek çocuğu olan...’nun ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/826 Esas, 2015/903 Karar sayılı kararı ile mirası kayıtsız şartsız red ettiğini, muris adına açılmış pek çok icra dosyası bulunduğunu belirterek mirası kayıtsız şartsız reddettiğinin tespitini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Yasal koşulların gerçekleşmesi halinde mirasçılar Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesine dayalı dava açabilecekleri gibi, Türk Medeni kanununun 605/2 maddesine dayalı dava da açabilirler.
    Gerçek ret, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır. TMK 606. maddesine göre; "Miras 3 ay içerisinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlar." Bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re"sen dikkate alınması gerekir. Böyle bir davada sulh hukuk mahkemesi hakiminin görevi, reddin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatı bulunup bulunmadığını incelemek, süre koşulu ile mirasçılık sıfatının gerçekleşmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca ret beyanını tespit ve tescil etmekten ibarettir.
    6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
    Aynı yasanın  “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
    Somut olaya gelince; mahkemece, son celsede "Davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 10 Cilt No, 42 Hane No "da nüfusa kayıtlı ... ve ... oğlu, 09/03/1955 d.lu ... T.C kimlik numaralı ... 12/11/2015 tarihinde vefat ettiğinden mirasının TMK.609. maddesi uyarınca davacılar ... ve ... tarafından kayıtsız ve şartsız reddedildiğinin tespit ve tesciline," denilmiş, gerekçeli kararda ise "... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 10 Cilt No, 42 Hane No, Sırasında Nüfusa Kayıtlı, ...Kızı, 2012 D.Lu, ... T.C. Kimlik Numaralı ..."na Velayeten ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 10 Cilt No, 42 Hane No, sırasında nüfusa kayıtlı, ... T.C. Kimlik Numaralı ... tarafından Kayıtsız Şartsız Reddedildiğinin Tespit ve Tesciline," denilerek karar verilmiştir. Temyiz edilen gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olduğu görülmüştür. 10.4.1992 tarihli ve 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağı, bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile vicdani kanaatine göre karar verebileceği öngörülmüştür. Bu itibarla gerekçeli karar ile hüküm sonucunun çelişkili olması nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir.
    Öte yandan, T.M.K.nın 612. maddesi “En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, Sulh Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.” hükmünü düzenlemiştir. Mirasbırakan, 29.10.2015 tarihinde vefat etmiş, en yakın yasal mirasçısı olan kızı, mirası kayıtsız şartsız reddetmiştir. Davacılar, mirasbırakanın damadı ve torunudur. Mirasbırakanın en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından mirasın reddedilmiş olmasıyla, miras bunlara geçmemiş, kendiliğinden tasfiyeye tabi hale gelmiştir. Miras kendilerine geçmemiş olanların ise mirası reddetmeleri söz konusu olamaz. Bu hak, mirasın daha önce mirasçı olmayanlara geçmesi halinde doğar. Davanın bu sebeple reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 07.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.