Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15479
Karar No: 2020/872
Karar Tarihi: 13.02.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/15479 Esas 2020/872 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/15479 E.  ,  2020/872 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT

    Davacı, mirasbırakan babası Halil Semiz’in bedelini ödeyerek satın aldığı 2423 ada 87 parsel sayılı taşınmazdaki 10/54 payı ( fiiliyatta 7 ve 8 no’lu dairelere isabet eden ) ikinci eşi olan davalı adına tescil ettirdiğini, mirasbırakanın mirastan mal kaçırma amaçlı hareket ettiğini, davalının ev hanımı olup alım gücü bulunmadığını, davalının 5/54 payı ( 8 no’lu daireye isabet eden ) üçüncü kişiye 121.000,00 TL bedel göstererek sattığını, ne var ki payın gerçek değerinin 220.000,00 TL olduğunu ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, devredilen pay yönünden miras payı olan 55.000,00 TL’nin davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, çekişme konusu payı üçüncü kişilerden 1981 yılında aldığını, mirasbırakandan geçen bir pay bulunmadığından muris muvazaasına dayalı iptal-tescil isteğinin dinlenemeyeceğini, dava açmak için öngörülen bir hak düşürücü sürenin de geçtiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iptal ve tescil isteği yönünden verilen süreye rağmen harç ikmal edilmediğinden HMK’nin 150/1. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırıldığı ve karar tarihi itibariyle üç aylık süre dolmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığını, eldeki davada tenkis isteğinin bulunmadığı, istirdat talebinin de söz konusu olamayacağı gerekçesiyle istirdat isteğinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile tazminat isteklerine ilişkindir.
    Tazminat istemi yönünden; dava konusu 2423 ada 87 parsel sayılı taşınmazdaki 10/54 payın bedelinin mirasbırakan tarafından ödendiği, ancak davalı adına tescil ettirildiği ileri sürüldüğüne göre, bu savın gizli bağış iddiası olduğu, mirasbırakan tarafından kayda dayalı bir devir yapılmadığı, o halde 01/4/1974 tarih 1/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanmayacağı, koşullarının varlığı halinde tenkis istenebileceği, ne var ki eldeki davada tenkis isteğinin de bulunmadığı gözetildiğinde, tazminat isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
    Tapu iptal ve tescil istemi yönünden; dava dilekçesinde 55.000,00 TL tazminat isteminde bulunularak ve bu bedel üzerinden harçlandırılmak suretiyle eldeki davanın açıldığı, tapu iptal ve tescil istemi yönünden dava değeri gösterilmediği gibi harç da yatırılmadığı, mahkemece tensip ile birlikte davacı tarafa iki haftalık kesin süre verilerek iptal ve tescil isteği yönünden bedel bildirmesi ve harcını yatırmasının istendiği, davacı tarafın ara kararın gereklerini yerine getirmediği, mahkemece de 03.12.2015 tarihli celsede 6100 sayılı HMK’nin 150/1. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına, 19.02.2016 tarihinde de hüküm tarihine kadar 3 aylık süre dolmadığından bahisle iptal ve tescil isteği yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
    492 sayılı Harçlar Kanununun 30. maddesinde; ‘’ Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409 uncu maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır. ‘’, 32. maddesinde ise; ‘’ Yargı işlemlerinden alınacak harclar ödenmedikçe mütaakıp işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmiyen harcları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır. ‘’ düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Anılan düzenlemeler gözetildiğinde iptal ve tescil isteği yönünden HMK’nin 150/1. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi doğru ise de; HMK’nin 150/5. maddesinde yer verilen ‘’ İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır. ‘’ hükmü dikkate alınmadan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi hatalıdır.
    Oysa mahkemece yapılacak iş, ya üç aylık sürenin dolması beklendikten sonra eldeki davada karar verilmesi ya da iptal ve tescil isteği yönünden tefrik kararı verilmesi ve yeni esas üzerinden üç aylık sürenin dolmasının beklenmesinden ibarettir.
    Ne var ki, gelinen nokta itibariyle Anayasa’nın 141/4. ve HMK’nin 30. maddesinde düzenlenen usul ekonomisi ilkesi gereğince yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden; hükmün 1. bendinin hükümden tümden çıkarılmasına, yerine ‘’ 1- Tapu iptal ve tescil isteği yönünden açılan davanın HMK’nin 150/1. maddesi uyarınca işlemden kaldırıldığı, düzenlenen yasal süre içerisinde de yenilenmediği anlaşıldığından HMK’nin 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, ‘’ cümlesinin yazılmasına, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 13/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi