17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/20736 Karar No: 2014/4097 Karar Tarihi: 20.03.2014
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/20736 Esas 2014/4097 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/20736 E. , 2014/4097 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasında .... Asliye Hukuk Mahkemesi ve .... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce, kazanın olduğu yer mahkemesinin bütün davalılar için ortak yetkili mahkeme olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ....Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının ve davalılardan birinin ikametgahının İzmir olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu"nun “Davalının birden fazla olması hâlinde yetki” başlıklı 7. maddesi hükmü :(1) Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır.” Aynı kanunun “Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı” 16. maddesi hükmü “(1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklindedir. Bir haksız fiil birden fazla kişi tarafından işlenmiş ise bu kişilere karşı (birlikte) açılacak tazminat davası, ortak yetkili mahkeme olan haksız fiilin işlendiği yer mahkemesinde görülür. Bu halde, davalıların hepsine karşı davalılardan birinin yerleşim yerindeki mahkemede dava açılamaz.
Haksız fiilin işlendiği yer mahkemesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin (kesin) yetki değildir. Somut olayda, davacının ve davalılardan ..."ın yerleşim yeri adresi dava dilekçesine göre İzmir"dir. 6100 sayılı HMK"nın 7. maddesi hükmü, haksız fiilin birden fazla kişi tarafından işlenmesi haline münhasır olup somut olaydaki davaya uygulanma imkanı yoktur. Zira burada dava, davalı sürücüye karşı haksız fiili işleyen olarak, diğer davalıya karşı ise araç maliki olarak açılmaktadır. Yukarıda anılan kanun hükmü ve yapılan açıklamalara göre zarar gören davacının yerleşim yeri mahkemesi ve davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Medeni Usul Hukukuna göre bir dava için kesin yetkinin söz konusu olmadığı durumlarda, davacı tarafın seçimlik hakkı söz konusu olup, davasını genel ve özel yetkili mahkemelerden herhangi birinde açabilir. Davalılar tarafından usulünce yapılmış bir yetki itirazı bulunmadığı, yetkili mahkeme olarak gösterilen kaza yeri mahkemesi....ise de, davacının seçimlik hakkını kullanarak davayı kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın yasal düzenleme ve açıklamalar ışığı altında davanın ilk açıldığı mahkemede görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK 21. ve 22. maddeleri gereğince İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 20.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.