Esas No: 2019/5736
Karar No: 2020/3247
Karar Tarihi: 02.07.2020
Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma - 6136 sayılı Kanuna muhalefet - Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme - Terör örgütü propagandası yapmak - Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçu - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5736 Esas 2020/3247 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/5736 E. , 2020/3247 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma, 6136 sayılı Kanuna muhalefet, Tehlikeli maddeleri izinsiz
olarak bulundurma veya el değiştirme, Terör örgütü propagandası yapmak 12.01.2014,
-Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçu
yönünden; 22.03.2016,-Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el
değiştirme ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçları yönünden; 10.04.2016
Hüküm : 1-TCK"nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın
62/1, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet,
2-TCK"nın 174/1-2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK’nın
62/1, 52/1-2-4, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince
mahkumiyet,
3-6136 sayılı Kanunun 13/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
TCK"nın 62, 52/1-2-4, 53, 58/9. maddeleri gereğince
mahkumiyet,
4-3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 62/1, 53, 58/9,
63. maddeleri gereğince mahkumiyet hükümlerine
yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince sanık hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçuna ilişkin kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içinde temyiz edilmekle sanık hakkındaki hükümlere ilişkin olarak;
Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma suçu açısından, sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren; Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme, 6136 sayılı Kanuna muhalefet ve terör örgütü propagandası yapmak suçları açısından ise ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanık müdafii olarak Av. ... ve Av. ...’nin temyiz taleplerinin süresinden sonra olduğu tespit edilerek, sanık ve sanığın diğer müdafiinin temyiz taleplerine göre yapılan incelemede;
I-Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma suçu açısından yapılan incelemede;
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme ve devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmaya teşebbüs suçlarından, üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün, devletin birliğini bozma ve ülke topraklarından bir kısmını devlet idaresinden ayırma amacına yönelik olarak vahamet arz eden olayı gerçekleştirdiği, sanığın sübutu kabul edilen eylemlerinin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ve ülke genelindeki organik bütünlüğe göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1 maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme suçu açısından yapılan incelemede;
Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme suçundan temel ceza belirlendikten sonra 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince artırım yapılırken, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, doğru şekilde anılan kanunun 5/2. maddesi gereğince artırım yapılması karşısında, gerekçeli kararda 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi gereğince artırım yapıldığının belirtilmesi maddi yazım hatası kabul edilerek bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak;
Sanık hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan tayin edilen netice adli para cezasının TCK"nın 52/4. maddesi gereğince 24 eşit taksitte ödenmesine karar verildiği halde, tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme suçundan tayin edilen ve netice ceza miktarı itibariyle diğer suç için belirlenenden daha fazla olan adli para cezası için 12 eşit taksitte ödenmesine karar verilmek suretiyle çelişkiye sebebiyet verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin 3/6. fıkrasından “12” ibaresinin çıkarılarak yerine “24” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-6136 sayılı Kanuna muhalefet ve terör örgütü propagandası yapmak suçları açısından yapılan incelemede;
1-10.04.2016 tarihli arama ve olay yeri inceleme tutanakları, 29.06.2016 tarihli görüntü inceleme tutanağı, ekspertiz raporu ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında; sanığa atılı 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Sanığa atılı terör örgütü propagandası yapmak suçu açısından, 12.01.2014 tarihli eylem için kollukça düzenlenen tespit tutanağında sanığın da içinde bulunduğu grubun slogan attığının belirtilmesi karşısında, tutanakta belirtilen sloganları bizzat sanığın atıp atmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi amacıyla eyleme ilişkin görüntü kayıtlarının Adli Tıp, TÜBİTAK veya TRT gibi uzman kuruluşlardan birisine gönderilip görüntü iyileştirme ve analizleri de yaptırılarak bilirkişi raporu aldırılması gerektiği gözetilmeksizin eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kabul ve uygulamaya göre ise;
a-Terör örgütü propagandası yapmak suçundan kurulan hükümde mahkemece, hükmolunan sonuç hapis cezası kısa süreli olduğu halde, “Sanığa verilen netice hapis cezası Türk Ceza Kanununun 49/2 maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezası olmadığı” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 50. maddesinin uygulanmaması,
b-Sanıktan elde edilmeyen ve dosya kapsamı ile ilgisi bulunmayan adli emanetin 2018/1368 sırasına kayıtlı emanet eşyalarının, ilgili dosyada emanete alınması için müzekkere yazılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
c-10.04.2016 tarihli aramada ele geçen şarjör ve fişekler açısından olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,
d-Sanık hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan tutuklama müzekkeresi bulunduğu da nazara alındığında, hükmün esasını oluşturan kısa kararda 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükümde sanığın hükmen tutuklanmasına karar verilirken “Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma” suçundan tutuklandığının belirtilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre ve bozma gerekçelerine göre 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu açısından TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değil ise DERHAL SALIVERİLMESİ için ilgili yer Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şırnak 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.