Esas No: 2020/11408
Karar No: 2022/1941
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11408 Esas 2022/1941 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı tarafından koruma tedbirleri nedeniyle tutuklanan davacının tazminat talebi kısmen kabul edilmiştir. Ancak davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılamaya uygun olarak davaya konu olan davacının tutukluluğu ve tazminat talebi araştırılmadan eksik bir şekilde karar verilmiştir. Hak ve nesafet ilkelerine uygun manevi tazminat miktarı belirlenememiştir. Mahkeme kararında hatalar ve yanlış bilgiler bulunduğu için karar bozulmuştur. CMK'nın 142/1, 144/1-a maddeleri gereği tazminat davası açma süresi, hükümlü kişilerin hakları ve denge durumu gibi konulara yer verir.
Kanuna aykırı olup, davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğü için hüküm, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak bozulmuştur.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle; 1.170,68 TL maddi ve 1.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Davacının 3.941,80 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece duruşma açılıp, 1.170,68 TL maddi, 1.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
Tazminat davasının hükmün kesinleşmesinden itibaren açılmasını öngören CMK'nın 142/1. maddesi, tazminat istemeye hak sahibi olan kimsenin soruşturma ve kovuşturmanın akıbetini ve kesin sonuca bağlanışını takip ederek dava hakkını gecikmeden kullanması öngörülerek düzenlenmiştir. Dava açma süresi en fazla kararın kesinleşmesinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süreye bağlanmıştır. Tazminat talebinin dayanağı olan Malatya Çocuk Mahkemesinin 2015/410 esas, 2015/436 karar sayılı ceza dosyası kapsamında nitelikli hırsızlık suçundan 08.04.2015 – 14.05.2015 tarihleri arasında 36 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün kesinleşip kesinleşmediğinin yerel mahkemece tespit edilmediği, 5271 sayılı CMK’nın 142/1. maddesine göre tazminat isteme koşullarından olan davacı hakkında verilen beraat hükmünün kesinleşme şartının sağlanıp sağlanmadığının tespit edilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
2-Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan araştırmada davacının tutuklu ve hükümlü olduğu başka suç kayıtlarına da rastlanıldığı dikkate alınarak, gözaltına alındığı gün farklı olay ve soruşturma dosyaları nedeniyle de hakkında tutuklama kararı verilip verilmediği, verilmiş olması halinde bahse konu soruşturma dosyalarının sonuçlarının araştırılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3-CMK'nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Gerekçeli karar başlığında davanın konusu olarak ''Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' ibaresine yerine, "Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi" ve "18.06.2015" olan dava tarihinin "18.05.2915" olarak yazılması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.