Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/6207 Esas 2019/864 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6207
Karar No: 2019/864
Karar Tarihi: 24.01.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/6207 Esas 2019/864 Karar Sayılı İlamı

Özet:

11. Ceza Dairesi'nde görülen bir davada, sanık resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. Sanık, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten, denetim süresi içinde ikinci suçun işlenmesine kadar dava zamanaşımının durduğu kabul edilerek yargılanmıştır. Mahkeme, Anayasa Mahkemesi'nin bir iptal kararına atıfta bulunarak, adli emanet sırasında kayıtlı suça konu belgenin akıbeti hakkında ayrıca karar verilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama süreci hukuka uygun bir şekilde yapılmış, deliller ve görüşler tartışılarak kesin verilere dayanılarak hüküm kurulmuştur. Sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hüküm onanmıştır. Kararda, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi uygulanmıştır.
5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, kanuna aykırı olarak elde edilen veya sahte olan bir belgeyi resmi bir işlemde kullanmanın cezalandırılacağını belirtir. Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ise, adli emanet sırasında kayıtlı suça konu belgenin akıbeti hakkında ayrıca karar verilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

11. Ceza Dairesi 2018/6207 E. , 2019/864 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 09.09.2011 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 14.11.2013 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu kabul edilerek inceleme yapılmıştır.
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi ile adli emanetin 2010/560 sırasında kayıtlı suça konu belgenin akıbet hakkında ayrıca karar verilmesi mümkün görülmüş; yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 24.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.