Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/2315
Karar No: 2022/1935
Karar Tarihi: 14.03.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/2315 Esas 2022/1935 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, nitelikli kasten öldürme suçundan beraat eden davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı sürelere ilişkin tazminat talebinde bulunduğu davada, davalıdan alınarak davacıya 17.524,34 TL maddi ve 40.100,00 TL manevi tazminat verilmesine karar vermiştir. Ancak bu karar, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılmadığı için ıslah talebinin reddedilmesi, maddi tazminat miktarının hatalı hesaplanması ve manevi tazminat miktarının düşük tayin edilmesi gibi hukuka aykırılıklar içermektedir. Kararda, davacının talebi doğrultusunda davada yer alan kanun maddeleri olan 5271 sayılı CMK'nın 142 ve 144/1-a maddeleri ile 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 322. maddelerine de değinilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2021/2315 E.  ,  2022/1935 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle; 17.524.34 TL maddi, 40.100.00 TL manevi tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine


    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Mahkemece bozmaya uyma kararı verilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması, yasaya aykırı olmakla birlikte ilamda gösterilen esaslara uygun karar verildiği anlaşılmakla, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Tazminat talebinin dayanağı olan Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/58 Esas - 2013/232 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının nitelikli kasten öldürme suçundan 02.06.2011 – 16.09.2013 tarihleri arasında 2 yıl 3 ay 14 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 03.11.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 100.000 TL maddi, 800.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece duruşma açılıp, davanın kısmen kabulüne 20.174,96 TL maddi, 36.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmesi üzerine; Dairemizce yapılan temyiz incelemesinde;
    Davacının adli sicil kaydının incelenmesinde sabıka kayıtlarının bulunduğu dikkate alındığında, gözaltında ve tutuklu kaldığı sürelerin diğer bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediği araştırılarak, mahsup edilmiş olması halinde ne kadarının mahsup edildiği hususu kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulup CMK'nın 144/1-a maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak, gözaltında ve tutuklu kalınan sürenin tamamının mahsup edildiğinin tespit edilmesi halinde davacı lehine makul bir miktar maddi ve manevi tazminata hükmolunması, bir kısmının mahsup edildiğinin tespiti halinde ise mahsup edilmeyen kısmına ilişkin olarak maddi ve manevi zarar dikkate alınıp, mahsup edilen kısım için ise makul bir miktar maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve nedene dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve nedene dayalı olarak açılmış başka bir dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule ve uygulamaya göre de;
    a)Davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 19.855,43 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapılarak belirlenen miktarın hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın fazla tayini,
    b)Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,
    Gerekçeli karar başlığında, ''Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' olan dava türünün ''Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat'', ''14/04/2016'' olan karar tarihinin ise ''15/04/2016'' olarak yazılması,gerekçesiyle bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp; 17.524.34 TL maddi, 40.100.00 manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla,
    Bozmaya eylemli uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
    1- Davacı vekilinin 17.12.2020 tarihli duruşmada tazminata yönelik faiz başlangıç tarihi açısından ıslah talebinde bulunduğu, yerel mahkemece davacı vekilince Yargıtay bozma kararından sonra yapılan ıslaha değer verilmeyeceği, kanatine varılarak, her ne kadar 22.07.2020 yürürlük tarihli 7251 sayılı Kanun ile değişen 6100 sayılı HMK’nın 177/2.maddesi ile Yargıtayın bozma kararından sonra tahkikata ilişkin bir işlem yapılması halinde, tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabileceğine dair açık düzenleme yapıldığı gözetilmiş ise de; dava, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası olup yargılaması Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılmadığından ıslah hükümlerinin birebir uygulanmasının da adı geçen Kanuna göre yapılmasına da gerek olamayacağı gerekçesi ile ıslah talebinin reddine karar verildiği görülmekle; 22.07.2020 yürürlük tarihli 7251 sayılı Kanun ile değişen 6100 sayılı HMK’nın 177/2. maddesi ile Yargıtayın bozma kararından sonra tahkikata ilişkin bir işlem yapılması halinde, tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabileceğine dair açık düzenleme yapıldığı gözetilerek, mahkemece bu hususta değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    2- Maddi tazminatın, davacının gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerden mahsuba konu edilen 113 günlük süre düşüldükten sonra 723 günlük süre üzerinden net asgari ücret üzerinden hesaplanan "17.423,39 TL" yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde "17.524,34" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
    Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 1. bendinde davacı lehine hükmolunan maddi tazminat miktarının "17.423,39 TL" ye indirilmesine; hükmedilen tazminatlara yönelik faiz başlangıcı olarak da hüküm fıkrasının 1. bendindeki "dava tarihi olan 21.01.2016" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "tutuklanma tarihi olan 04.06.2011" in yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün; DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi