Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/2214
Karar No: 2022/12411
Karar Tarihi: 22.09.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2214 Esas 2022/12411 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçundan 2 ayrı ceza almıştır. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan kanun yararına bozma isteminde, sanığın aynı suçtan mükerrer yargılanmasına ve cezalandırılmasına karar verildiği için dava reddedilmiştir. Ayrıca, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri detaylı olarak açıklanmıştır. Kararda, suçtan doğrudan doğruya zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun yargılamadan haberdar edilmediği ve gerekçeli kararın tebliği yapılmadığı da belirtilmiştir.
7. Ceza Dairesi         2022/2214 E.  ,  2022/12411 K.

    "İçtihat Metni"


    5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçundan sanık ...'in, anılan Kanun'un 56/4. maddesi yollaması ile 63/10 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.660,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/03/2017 tarihli ve 2016/1152 esas, 2017/119 sayılı kararı ile adı geçen sanığın 5809 sayılı Kanun'un 56/4 maddesi yollamasıyla 63/10 ve 5237 sayılı Kanun'un 43, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.020,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2015 tarihli ve 2015/395 esas, 2015/518 sayılı kararını kapsayan kararları aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 23.11.2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.01.2022 tarihli ve KYB. 2021-145602 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
    Mezkür ihbarnamede;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” hükmünün yer aldığı, dosya kapsamına göre; sanığın 29/11/2014 tarihinde müştekinin kimlik bilgilerini kullanarak adına hat çıkardığından bahisle hakkında 5809 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14/05/2015 tarihli ve 2015/22172 soruşturma, 2015/11660 esas, 2015/10206 sayılı iddianame ile açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2015 tarihli ve 2015/395 esas, 2015/518 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine dair karar verilmiş olunması karşısında, sanığın aynı tarihli aynı eylemi sebebiyle Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 27/07/2016 tarihli ve 2015/82182 soruşturma, 2016/15030 esas, 2016/13052 sayılı iddianamesi ile açılan mükerrer davanın, 5271 sayılı Kanun’un 223/7. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında,
    Kabule göre de;
    1) Sanığın, müştekiye karşı, onun bilgisi dışında 29/11/2014 tarihinde 0535 1047082 nolu abonelik sözleşmesi düzenlemesi nedeniyle Antalya 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/1152 esas, 2017/119 sayılı dosyası ve yine aynı tarihte 0535 1047083, 0535 1047084 ve 0535 1047094 nolu, 22/01/2015 tarihinde ise 0530 0429687, 0530 0429691 ve 0530 0429693 nolu sözleşmeleri düzenlemesi nedeniyle Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/395 esas, 2015/518 sayılı dosyası kapsamında yargılandığı, müşteki adına 29/11/2014 tarihinde düzenlenen 0535 1047082, 0535 1047083, 0535 1047084 ve 0535 1047094 nolu sözleşmeler ile 22/01/2015 tarihinde düzenlenen 0530 0429687, 0530 0429691 ve 0530 0429693 nolu sözleşmeler ile ilgili olarak, aynı gün ve aynı işyerinde düzenlenmeleri nedeniyle, eylemler arasındaki zaman aralıklarının, 5237 sayılı Kanun'un 43/1. maddesinde yer verilen, "değişik zamanlarda" tanımını içerisinde değerlendirilemeyeceği,
    Ancak 29/11/2014 tarihinde müşteki adına 4 adet sözleşme düzenlendikten sonra hukuki kesinti gerçekleşmeden bu kez 22/01/2015 tarihinde 3 adet sözleşme düzenlendiği anlaşıldığından, Antalya 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/1152 esas, 2017/119 sayılı ve Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/395 esas, 2015/518 sayılı dava dosyalarına konu eylemlerin 5237 sayılı Kanun'un 43/1. maddesi kapsamında değerlendirilmeleri gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesine,
    2) 5237 sayılı Kanun'un 43/1. maddesinde "...Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır. Bir suçun temel şekli ile daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli şekilleri, aynı suç sayılır…” şeklinde düzenleme yapıldığı ve anılan Kanun’un “Önödeme” başlıklı 75. maddesinde ise adli para cezası maktu ise bu miktarın, değilse aşağı sınırının, soruşturma giderleri ile birlikte, yapılacak tebliğ üzerine on gün içinde ödenmesi halinde ilgili hakkında kamu davasının açılmayacağının düzenlendiği, dosya kapsamına göre, Antalya 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/1152 esas sayılı dosyasına dayanak olan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/82182 soruşturma sayılı soruşturması kapsamında düzenlenen önödeme ihtarının, daha önce usulüne uygun bir tebligat yapılmamış olan adresine, 7201 sayılı Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşıldığından, sanığa öncelikle, yukarıdaki açıklamalar kapsamında, usulüne uygun şekilde önödeme ihtarında bulunulup sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininin gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Suçtan doğrudan doğruya zarar gören ve yargılamaya katılma hakkı bulunan kurum olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu dava ve duruşmadan haberdar edilmeden yargılama sonlandırıldığı gibi, adı geçen kuruma gerekçeli kararın tebliği de yapılmadığı ve bu nedenle kanun yararına bozma istemine konu karar ile ilgili usuli işlemlerin tamamlanmadığı anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 22.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi