Esas No: 2018/1350
Karar No: 2021/2069
Karar Tarihi: 15.04.2021
Danıştay 7. Daire 2018/1350 Esas 2021/2069 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/1350
Karar No : 2021/2069
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVACI) : … Makina Petrol Petrol Ürünleri İnşaat
Taahhüd İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının 2010 ve 2011 yıllarına ilişkin hesap ve işlemlerinin özel tüketim vergisi yönünden incelenmesi sonucunda düzenlenen vergi tekniği raporu uyarınca, davacı tarafından, madeni yağ üretiminde kullanılmak üzere ithal edilen ve yurt içinden indirimli vergi oranı uygulanarak satın alınan baz yağların herhangi bir işleme tabi tutulmaksızın doğrudan veya basit bir karışımla teslim edildiğinin ve taahhüde aykırı olarak 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı listeye dahil olmayan mamüllerin üretiminde kullanılmadığının tespit edildiğinden bahisle, davacının indirimli vergi oranı ve tecil-terkin uygulamasından yararlandırılmayarak 2010 yılının Ocak ilâ Aralık aylarının (1.) ve (2.) dönemleri için re'sen salınan özel tüketim vergileri ve üç kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla,davacı tarafından müstahzar yağ üretiminde bulunulmadığı hususunun, davacıya ait kapasite raporundaki verilerin, bu raporda belirtilen sayıda işçi çalıştırıp çalıştırmadığının, taahhüt edilen üretim için gerekli olan miktarda elektrik tüketilip tüketilmediğinin irdelenmesi suretiyle ortaya konulması gerekmekte olup, inceleme elemanınca bu konuda herhangi bir araştırmada bulunulmaksızın, varsayıma dayalı olarak düzenlenen vergi tekniği ve inceleme raporuna dayanılarak re'sen salınan vergiler ve kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı hakkında düzenlenen vergi tekniği ve inceleme raporlarında, davacı şirketin aylar itibarı ile alışlarının (ham madde ve katkı maddesi) üretim formülü esas alınarak değerlendirildiği, makina ve cihazların yağlanmasına mahsus müstahzar, pas ve korozyon önlemeye mahsus müstahzar, dokumaya elverişli madeni yağ ve döküm kalıplarına mahsus yağlama müstahzarının üretiminde %31 oranında katık kullanılmasının gerektiği, ancak 2010 yılında yapılan üretimde %17,36 oranında katık kullanıldığı, üretim tasdik raporuna göre yıllık en fazla kullanılabilecek katık miktarı 2.598,42 ton iken, üretilen mamüller için kullanılan katık miktarının 3.493,61 ton olduğu, fatura bilgilerinin, kapasite raporunun ve üretim tasdik raporunun birbirleri ile uyum sağlamadığı, davacı şirket adına düzenlenen faturaların 2010 yılında %41,22'lik kısmı ile 2011 yılında %40,80'lik kısmının sahte ve muhteviyatı itibariyla yanıltıcı belge düzenleyen firmalara ait olduğu, ilgili yıllarda alım yapılan şirketlere aynı zamanda satış yapıldığı, Ba-Bs formlarında yer alan ve birbirleri ile bağlantılı olan 19 firmanın aralarında aynı ürünlerin hem alımını hem satışını yaptığı hususu, ortakları ve müdürleri, muhasebecileri, birbirlerine düzenledikleri faturalar ve haklarında düzenlenen raporlar dikkate alındığında bir organizasyon çerçevesinde hareket ettiklerinin anlaşıldığı, davacı şirketin de gerçekte sürekli birbirine fatura düzenleyen bu firmalar zincirinin halkasını oluşturduğu, gerçek bir alışverişe dayanmayan söz konusu faturaların aslında üretimi gerçekleştirilmeyen mamullerin bu halka içinde takibinin zorlaştırılması amacıyla düzenlendiği, düşük oranda ÖTV indiriminden yararlanılarak solvent ve türevi ürünlerin gerek yurt içinden gerekse ithalatçı firmalar aracılığı ile satın alındığı, ancak bu ürünlerin amacı dışında akaryakıt istasyonları aracılığı ile piyasaya sürüldüğü, davacı şirketin düzenlediği faturalarda yazılı ürünleri gerçekte üretmediği, satmadığı halde gerçekte üretmiş ve satmış gibi fatura düzenlediği göz önüne alındığında söz konusu alımların yapıldığı dönemlerde teslim edilen baz yağların 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli listede belirtilen miktarlarda vergi hesaplanmasının gerektiği sonucuna varıldığı, bu durumda re'sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisi tarhiyatlarında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü suretiyle mahkeme kararının kaldırılmasından sonra davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davalı idarece, vekalet ücretine duruşmalı olarak görülen davalarda hükmedilmesi gereken tutar kadar hükmedilmek üzere vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği; davacı şirket tarafından, vergi inceleme elemanınca vergiyi doğuran olayının gerçek mahiyetinin tespiti için gerekli araştırmalarda bulunulmadan varsayıma dayalı olarak hesaplanan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatların hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz istemlerinin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL'den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, Dairece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 15/04/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.