Esas No: 2020/3586
Karar No: 2021/2018
Karar Tarihi: 15.04.2021
Danıştay 3. Daire 2020/3586 Esas 2021/2018 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/3586
Karar No : 2021/2018
Kararın Düzeltilmesini İsteyen:…İnşaat ve Beton Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/İSTANBUL
Vekili : Av. …
İstemin Özeti :Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle sözü edilen faturalara konu indirimlerin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2008 yılının Eylül dönemi için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisine karşı açılan davayı; davacının, faturalarını kayıtlarına aldığı … hakkındaki vergi tekniği raporunda yer alan tespitler, düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığını gösterdiğinden adına tarhiyat yapılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan davacı tarafından 30/07/2013 tarihinde 6486 sayılı Yasa kapsamında yurt dışında sahip olunan varlıklar için 5.241.000,00.-TL matrah beyan edildiği, isabet eden 104.820,00.-TL verginin 29/08/2013 tarihinde ödendiği belirtilerek 6486 sayılı Kanundan yararlanma şartlarının yerine getirildiği iddia edilmişse de, beyan edilen 5.241.000,00.-TL 'nin bildirim tarihi itibariyle yurt dışında bulunduğu hususunun tevsik edici belge ile gerek inceleme esnasında, gerek dava aşamasında ortaya konulamadığı, inceleme elemanı ile dava dosyasına ibraz edilen belgelerin, davacının Amerika Birleşik Devletlerinde mukim … Yatçılık Limited Şirketi ile … Marine İnc. Şirketinde toplam 5.241.000,00.-TL tutarında hissesi bulunduğunu her türlü şüpheden ve muvazadan ari olarak ispata elverişli olmadığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen temyiz istemini aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddeden Danıştay Üçüncü Dairesinin 12/12/2019 tarih ve E:2016/3301, K:2019/7134 sayılı kararının; 6486 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 13.maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'na eklenen geçici 85.madde kapsamında yurtdışında bulunan 5.241.000,00 TL tutarlı hisse senedinin menkul kıymet olarak kayıtlara alınması ve bu tutarın yurtdışında bulunduğunu tevsik edici belgelerle kanıtlanmasına rağmen bu hususun dikkate alınmadığı ileri sürülerek düzeltilmesi istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan, kararın düzeltilmesi isteminin kabulüne ve Danıştay Üçüncü Dairesinin 12/12/2019 tarih ve E:2016/3301, K:2019/7134 sayılı kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra temyiz istemi yeniden incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri belirtilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun, vergi kanunlarının uygulanması ve ispatı düzenleyen 3. maddesinin (B) bendinde; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu ve yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi doğal ve açık olmayan tanık anlatımının kanıtlama aracı olarak kullanılamayacağı kurala bağlanmıştır. Bu kuralın bir gereği olarak, yükümlülerin, Katma Değer Vergisi Kanunu'nun yukarıda sözü edilen 29. maddesinde belirtilen vergi indiriminden yararlanabilmelerinin ön şartı, kendilerine yapılan teslim ve hizmetlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması, başka bir anlatımla, yükümlü tarafından vergi indirimine konu teşkil eden mallar için gerçekten katma değer vergisi ödenmiş olmasıdır.
Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla katma değer vergisi ödenmesi ve bunun sonucu olarak da bir vergi indirimi sözkonusu olamayacağından, vergi indirimine dayanak teşkil eden faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması gerekir.
Davacının ilgili vergilendirme döneminde faturalarını kayıtlarına intikal ettirdiği … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda; motorlu kara taşıtlarının parçalarının toptan ticareti faaliyetinde bulunmak üzere 22/08/2008 tarihinde tesis edilen mükellefiyetin, 30/09/2009 tarihinde re'sen terk ettirildiği, incelemenin tarh dosyası üzerinden yapıldığı, yasal defterlerinin noterce tasdiklendiği, kurumlar vergisi ve katma değer vergisi beyannamelerinin verildiği, ödenecek vergi çıktığı, işçi çalıştırdığı, … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen dilekçede sahte fatura düzenlediğine dair ihbar yapıldığı, iş yerinde yapılan denetimde şahsın yerinde görülmediği, emtiasına, herhangi bir depo ve şubesine rastlanılmadığı, demirbaşlarının olduğu, herhangi bir şirkette ortaklığının bulunmadığı, defter ve belge ibraz etmediği, işçisi olan şahsın eşinin aynı adreste faaliyette bulunan … Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ortağı ve müdürü olarak görüldüğü, 2008 yılında 5.204.214,00 TL'lik mal alımının 4.910.633,00 TL'lik, 2009 yılında 2.334.928,00 TL'lik mal alımının 2.075.343 TL'lik kısmının sahte faturalardan kaynaklandığı, komisyon karşılığı sahte fatura ticareti yaptığı, düzenlenen bütün faturaların sahte belge olarak değerlendirilmesi gerektiği yönünde tespitlere yer verilmiştir.
Vergilendirme dönemiyle ilgili bu saptamalardan adı geçen mükellef tarafından davacı şirkete düzenlenen faturaların tamamının gerçek bir emtia teslimine dayanmadığı sonucuna ulaşılamayacağından, dolayısıyla bu faturalarda yer alan katma değer vergisi indirimlerinin reddinde hukuka uygunluk bulunmadığından, aksi yöndeki gerekçeyle davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,15/04/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen nedenler istemin kabulünü gerektirecek nitelikte bulunmadığından, kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.