MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, TSK"dan ilişiğinin kesildiğini, davalı idare tarafından mecburi hizmet yükümlülüğü tamamlamadan ilişiğinin kesilmesi sebebiyle tazminat ödenmesini talep ettiğini, ancak talep edilen borç miktarının yasaya aykırı olarak hesaplandığını ileri sürerek, 67.519,15 TL"den borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddine dilemiştir.
Mahkemece, Davacının 1.613,02 TL asıl alacak, 1.636,80 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.250,00 TL "den dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalı idare tarafından 69.539,00 TL TL borcun tahsilinin talep edildiğini,talep edilen borç miktarının yasaya aykırı olarak hesaplandığını ileri sürerek, 67.519,15 TL"den borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Yargıtay (kapatılan)13. Hukuk Dairesinin 02/02/2021 tarihli 2020/11755 esas 2021/787 karar sayılı ilamı ile maliyet cetvelinin celbi için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiş, geri çevirme kararına binaen davalı idare 17.03.2021 tarihli dilekçesi ile İzmir 4’üncü İdare Mahkemesinin 24.10.2018 tarihli, 2018/144 Esas ve 2018/1617 sayılı kararı ile davacının TSK’dan ayırma işleminin iptaline karar verdiği, mahkeme kararının icrasını teminen, Millî Savunma Bakanlığı kararı ile 16.06.2019 tarihinde davacının tekrar muvazzaf astsubay olarak Türk Silahlı Kuvvetlerindeki görevine iade edildiğini davacının eksik mecburi hizmet süresinden kaynaklanan tazminat borcuna ilişkin takip dosyasının kapatılmış olduğunu bildirmiştir. Bu durumda mahkemece, davalının; davacının göreve iade edildiğine ve takip dosyasının kapatıldığına yönelik beyanı değerlendirilmek suretiyle karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.