22. Hukuk Dairesi 2017/22003 E. , 2019/10505 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İTİRAZIN İPTALİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı Cevabının Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde 23.12.1991 tarihinde çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin emekliliğe hak kazanması üzerine 15.01.2009 tarihinde sona erdiğini, davalı aleyhine İzmir 5. İş Mahkemesi"nde dava açtığını, bu davada kıdem tazminatının 29.006,14 TL olarak hesaplandığını ve Mahkemece taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL kısmın hüküm altına alındığını, bakiye 19.006.14 TL kıdem tazminatı ve işlemiş 22.640,00 TL faizi için İzmir 28. İcra Müdürlüğü 2015/1865 numaralı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takibe davalının itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek işbu dava ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, hesaplanan faizin fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda hesaplanan kıdem tazminatı ve işlemiş faizi yönünden takibin devamına ve alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar araında işçilik alacaklarında uygulanması gereken faiz ve miktarının belirlenmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun çeşitli hükümlerinde faiz konusunda düzenlemelere yer verilmiştir. Anılan Kanun"un 34. maddesinde, gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanacağı hükmü bulunmaktadır.
4857 sayılı Kanun"un 120. maddesi hükmü uyarınca kıdem tazminatını düzenleyen mülga 1475 sayılı Kanun"un 14. maddesi halen yürürlüktedir. Anılan 14. maddenin 11. fıkrası hükmüne göre kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir.
Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği mülga 1475 sayılı Kanun"un 14/11. maddesinde öngörülmüştür. O halde faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda kıdem tazminatı yönünden iş sözleşmesinin feshedildiği tarihten itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ... Bankası tarafından ilan edilen tutarlar üzerinden hesaplanıp Mahkemece kabul edilmiştir. Yasada "uygulanan en yüksek faiz" sözcüklerine yer verilmiş olmakla sözü edilen faiz oranının uygulanıp uygulanmadığı tespit olunmalıdır. Bankaların belli dönemlerde ... Bankasına uygulayabileceklerini bildirdikleri faiz oranı fiilen uygulanmış olmadıkça dikkate alınmaz. Hal böyle olunca, hesaplamaya esas alınması gereken faiz bankalarca fiilen uygulanan faizdir. Mahkemece davalının talebi doğrultusunda fiilen mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı araştırılarak, ilgili bankalardan sorularak saptanmalı, işlemiş faiz yönünden bilirkişi raporu alınarak Mahkemece değerlendirme yapılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile faiz alacağının yazılı şekilde hatalı hesaplamaya itibar edilerek kabul edilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.