12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9368 Karar No: 2016/11674 Karar Tarihi: 19.04.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/9368 Esas 2016/11674 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/9368 E. , 2016/11674 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu ......aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilâmlı takip başlatıldığı, takipten önce ipotekli taşınmazı satın alan şikayetçi ..."in, kıymet takdir raporunun usulsüz olduğunu, kıymet takdirinin düşük olduğunu, kendisine ödeme emrinin tebliğ edilmediğini, takipte kendisinin gösterilmediğini ileri sürerek takibin iptali istemiyle ayrı ayrı icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, başvurular birleştirildikten sonra davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK"nun 149. maddesi gereğince; icra memuru, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir. Anılan maddede sözü edilen bu husus, aralarında zorunlu takip arkadaşlığı olan borçlu ile rehin veren üçüncü kişi hakkında birlikte takip yapılmasını gerektirir. Türk Medeni Kanunu"nun 887. maddesi gereğince; ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değil ise de, alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olması, bu istemin hem borçluya hem kendisine karşı yapılmış olmasına bağlıdır Takip tarihi itibariyle ipotek veren 3. kişi ... olup, asıl borçlu ile ipotek veren 3. kişi zorunlu takip arkadaşı olduklarından takip talebinde birlikte borçlu olarak gösterilmeleri gerekir. Somut olayda, takip talebinde sadece asıl borçlu gösterilerek takibe geçilmiş olup, HMK"nun 124. maddesi uyarınca alacaklı ek takip talebinde bulunmak suretiyle ipotek veren 3. kişiyi takibe dahil ettirilebilir. Öte yandan takibe konu ipoteğin kesin borç ipoteği olmadığı ve İİK"nun 150/ı maddesindeki şartların da oluşmadığı görülmekle, borçlu adına icra emri gönderilemez, ancak ödeme emri gönderilebilir. Dolayısıyla icra emrinin borçluya gönderilmesi bu yönüyle de doğru değildir. O halde mahkemece borçlu ... hakkındaki icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.