4. Ceza Dairesi 2014/13637 E. , 2017/264 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ..."ın temyiz dilekçesinde, havale tarihinin sayfanın arka kısmında 04.07.2012 olarak belirtilmesi nedeniyle, tebliğnamedeki süre yönünden temyiz isteğinin reddi gerektiği yönündeki düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1-Sanık ... hakkında katılan ..."a karşı hakaret suçundan verilen kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2-Sanık ... hakkında katılan ..."a karşı tehdit, sanık ... hakkında katılan ..."a karşı yaralama ve katılan ..."a karşı görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık ..."a yükletilen katılan ..."a karşı tehdit, sanık ..."a yükletilen katılan ..."a karşı yaralama ve katılan ..."a karşı görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanık ..."ın birden fazla kişiyle birlikte görevi yaptırmamak için direnme suçunu işlediğinin kabul edilmesi karşısında, TCK"nın 265/3. maddesinde düzenlenen artırım hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından ve Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infaz aşamasında değerlendirilebileceği anlaşıldığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Birlikte suç işleyen sanıklara neden oldukları yargılama giderinin, 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesi uyarınca ayrı ayrı yükletilmesi yerine, müştereken tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından yargılama giderine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine “sebep oldukları tutar kadar ayrı ayrı alınmasına"" ibarelerinin eklenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında katılan ..."a karşı yaralama ve katılan ..."a karşı görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
Sanığın, birden fazla kişiyle birlikte görevi yaptırmamak için direnme suçunu işlediğinin kabul edilmesi karşısında, TCK"nın 265/3. maddesinde düzenlenen artırım hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; başkaca nedenlerde yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a)Sanığın dosya içerisinde bulunan adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu, UYAP"tan alınan adli sicil kaydında ise daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları ile işbu davanın suç tarihinden sonra kesinleşen hükümler bulunduğunun anlaşılması karşısında, seçimlik cezalar içeren yaralama suçunda temel ceza belirlenirken "" sanığın TCK"nın 58. maddesine göre sabıkalı oluşu, suç işleniş şekli, zararın derecesi ""ne göre hapis cezasının tercih edilmesi ve her iki suçta ""sanığın geçmişi, kişiliği, yargılamada gösterdiği pişmanlığı, daha önce kasıtlı suçtan mahkum olması""ndan TCK"nın 62, 50, 51, 231 maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına ve sabıkasında bulunmayan diğer sanık ..."ın ilamının tekerrüre esas alınarak TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
b)Birlikte suç işleyen sanıklara neden oldukları yargılama giderinin, 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesi uyarınca ayrı ayrı yükletilmesi yerine, müştereken tahsiline karar verilmesi,
c)Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.