
Esas No: 2015/5743
Karar No: 2015/10123
Karar Tarihi: 26.05.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/5743 Esas 2015/10123 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Dr. .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Savunma hakkı Anayasa"nın 36. maddesinde güvence altına alınmış, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 73. maddesi (01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesi) ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin "Adil Yargılanma" başlıklı 6. maddesinde de ayrıca düzenlenmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan anılan 73. madde hükmüne göre mahkeme, tarafları dinleyip; onları iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için usulüne uygun biçimde davet etmedikçe hüküm tesis edemez.
Somut olayda, dava dilekçesinin davalı ... adına "birlikte ikamet eden annesine" tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Tebligat Kanunun 16. maddesinde; "Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." hükmü yer almaktadır.Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik"in 25. maddesinde ise; “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” denilmekte olup, belirtilen maddelerde açıklandığı üzere birlikte oturanlara tebliğ için "adreste bulunmazsa" koşulunun gerçekleşmesi gerekir. Tebliğ mazbatasında ise davalının adreste bulunup bulunmadığına ilişkin şerh verilmediğinden tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmaktadır.
Belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında dava dilekçesinin anılan davalıya yöntemince tebliği ve taraf teşkili sağlanmadan; davalının savunma hakkı ortadan kaldırılarak davanın esasına girilip hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
O hâlde, hükmü temyiz eden davalı ..."in bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istem hâlinde davalı ..."e iadesine, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.