16. Hukuk Dairesi 2013/4707 E. , 2013/6169 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ELMALI İCRA MAHKEMESİ
Gerçeği aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık ..."ın İİK"nun 338/1. maddesi gereğince 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm sanık tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
1- Hükmün gerekçesinde ... plakalı motosiklet üzerine konulan hacizlerin adedi göz önüne alındığında sanığın üzerine atılı bulunan suçun unsurları oluşmadığından beraatine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen, hüküm kısmında sanığın cezalandırılmasına karar verilerek çelişkiye düşülmesi,
Her ne kadar Dairemizin oyçokluğu ile alınan önceki bozma kararında, beyan ettiği taşınmaz üzerinde 11 adet, bildirmediği diğer taşınmazlar üzerinde 10 ile 13"er adet haciz şerhi bulunmasına rağmen, sanığın bu hacizlerden bahsetmediği gibi "başka da hiçbir malım yoktur" demek suretiyle alacaklıyı ve icra dairesini yanıltacak şekilde bildirimde bulunduğundan gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluştuğu gerekçesiyle beraat kararının bozulmasına karar verilmesi nedeniyle mahkemece bozma kararına uyularak sanığın üç ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, benzer konuda Dairemizce 03.10.2011 tarih ve 2011/2208-5056 sayılı karar ile verilen mahkumiyet kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "...sanığın mal beyanında bildirmediği araçlar üzerinde hacizler ve rehinler bulunduğunun anlaşılması nedeniyle sanığa ait araçların değerleri belirlenip, satışı halinde üzerindeki diğer rehin ve hacizli dosya alacaklarının karşılanmasını müteakip bu dosya borcu yönünden alacaklıyı tatmin edebilecek miktarda bir paranın kalıp kalmayacağı tespit edilerek sonucuna göre hukuki durumun tayin edilmesi gerektiği..." düşüncesiyle itirazı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10.07.2012 tarih ve 2011/517 Esas ve 2012/340 sayılı kararı ile 6352 sayılı Yasanın 99 ve 101. maddeleri uyarınca itirazın kabul edilip edilmeyeceği yönünden inceleme yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi nedeniyle itiraz Dairemizce incelenerek 27.11.2012 tarih ve 2012/6561-9975 sayılı kararı ile itiraz yerinde görülerek kabulü ile Dairemizin anılan kararının kaldırılmasına karar verildiği dikkate alınarak yapılan incelemede;
Sanığın mal beyanında bildirmediği ... plakalı aracının üzerinde hacizler bulunduğunun anlaşılması nedeniyle, mal beyanında bulunduğu tarih itibarıyla sanığa ait aracın değeri belirlenip, satışı halinde üzerindeki diğer hacizli dosya alacaklarının karşılanmasını müteakip bu dosya borcu yönünden alacaklıyı tatmin edebilecek miktarda bir paranın kalıp kalmayacağının tespit edilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- 28.09.2012 tarihli celsede sanık ..."a CMK"nun 147. maddesi gereğince hakları hatırlatılmadan sorgusu yapılmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2- Hükmün açıklandığı 07.11.2012 tarihli duruşmaya katılan sanığa son sözü sorulmadan mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle CMK"nun 216/3. maddesine aykırı davranılması,
3- 28.09.2012 tarihli duruşma tutanağında katip imzasının bulunmaması suretiyle CMK"nun 219/1. maddesine muhalefet edilmesi,
İsabetsiz olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün kısmen istem gibi BOZULMASINA, 04.06.2013 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Mahkemece, borçluya ait menkulün, şikayet dilekçesi verilmesinden önce müşteki tarafça bilindiği gerekçesiyle sanığın beraatine karar verilmiştir. İİK"nun 74. maddesinde; "Mal beyanı, borçlunun gerek kendisinde ve gerek üçüncü şahıslar yedinde bulunan mal, alacak ve haklarından borcuna yetecek miktarın tür, mahiyet ve vasıflarını ve her türlü kazanç ve gelirlerini ve yaşayış tarzına göre geçim kaynaklarını ve buna nazaran borcunu ne suretle ödeyebileceğini icra dairesine bildirmesidir." Aynı Yasa"nın 338. maddesinde ise "Bu Kanuna göre istenen beyanı, hakikate aykırı surette yapan kimse, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." hükmü yer almaktadır. Şikayete dayanak yapılan icra takip dosyasında borçluya 1.939,50 TL"lik borç nedeniyle usulüne uygun ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresi içinde 23.08.2010 tarihli dilekçe ile yaptığı mal bildiriminin İİK"nun 74. maddesinde yazılı şartlara haiz olduğu, borçlunun mal beyanı dilekçesinde, adına kayıtlı hiçbir menkul ve gayrimenkul mal varlığı bulunmadığını beyan etmesine rağmen, borçlu sanığın mal beyanı dilekçesinde bildirmediği ... plakalı aracın adına kayıtlı olduğu müşteki vekilinin POL-NET"ten yapılan sorgulama sonucunda ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Mal beyanında bulunmanın amacı, alacaklının alacağına kolayca kavuşabilmesi için borçlunun hacze konu teşkil edebilecek mallarını göstermesidir. Diğer bir deyişle, hacizden önceki dönemde, hakkında icra takibi yapılan borçlunun ne gibi mallarının bulunduğunun saptanmasıdır. Böylece borçlunun takip konusu alacağı karşılayacak miktardaki malları tespit edilerek, borçlunun haczedilecek mallarının bulunmasını kolaylaştırmak suretiyle alacağın kolayca tahsil edilmesi sağlanacaktır. Gerçeğe aykırı mal beyanında bulunma açısından ise; borçlu, başkasına ait mal, alacak ve hakları kendisininmiş gibi veya kendisine ait mal, alacak ve hakları başkasına aitmiş gibi gösterir (beyan eder) veya saklar, ya da kendisine ait mal, alacak ve haklar üzerinde üçüncü şahısların mevcut haklarını bildirmez veyahut bildirdiği malların kıymetleri ve vasıfları hakkında icra müdürünü hataya düşürecek müspet beyanda bulunur veya bu hususta kasten sükut eder, beyan ettiğinden başka malları da mevcut halde yokmuş gibi beyanda bulunursa, gerçeğe aykırı (hakikate muhalif) beyanda bulunmuş olur.
Somut olayda, borçlunun mal bildirimi dilekçesinde, adına kayıtlı hiçbir menkul ve gayrimenkul malvarlığı bulunmadığını beyan etmiş olması karşısında adına kayıtlı ... plakalı motosikletinden bahsetmeyerek alacaklıyı ve icra dairesini yanıltacak şekilde bildirimde bulunduğu saptanmıştır. Hal böyle olunca; sanığa isnat edilen gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçunun oluşması nedeniyle mal beyanı dilekçesinde bildirmediği motosikletin değerinin üzerindeki hacizli dosyaların alacaklarını karşıladıktan sonra bu dosya borcunu da karşılamaya yeterli olup olmadığı yönünde inceleme yapılmasına gerek olmadığı düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.
(Muhalif) (Muhalif)