Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2020/7040
Karar No: 2021/2268
Karar Tarihi: 15.04.2021

Danıştay 8. Daire 2020/7040 Esas 2021/2268 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/7040
Karar No : 2021/2268


Kararın Düzeltilmesi İsteminde Bulunan(Davalı): ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekilleri: Av. ..
Av. …

Davalı Yanında Davaya Katılan : … Otobüsçüler Esnaf ve Sanatkarlar Odası
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davacı): …
Vekili : Av. ….

İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesinin 17/06/2020 gün ve E:2017/1349, K:2020/2541 sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede öne sürülen düzeltme nedenleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesine uygun bulunduğundan davalının düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 17/06/2020 tarihli ve E:2017/1349, K:2020/2541 sayılı kararı kaldırılarak işin esası yeniden incelendi.
Dava; Antalya ilinde Özel Halk Otobüsü ile taşımacılık yapan davacı tarafından, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi'nin … tarihli ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; bakılan davada, ihale edilmesi gerekenin bir minibüsteki 18+1 koltuktan 4 tanesi olduğu (15+1 den 18+ 1 olduğu), 18+1 koltuktan 4 tanesinin ihalesinin ancak 2886 sayılı Kanun gereği 4 koltuğun işletilmesi şeklinde yapılabileceği fakat minibüslerin mülkiyeti ile hattın mülkiyetinin ayrı olduğu, her ne kadar minibüs hatları Belediye tarafından tahsis edilse de bu durumun minibüslerin mülkiyeti üzerinde bir hak doğurmadığı, bu nedenle 2886 sayılı Kanun kapsamında mülkiyeti bir başkasına ait olan minibüslerde işletmeye ilişkin veya mülkiyete ilişkin bir ihale yapılmasının hukuken mümkün olmadığı; kaldı ki, bir minibüsün birkaç koltuğunun minibüsün tamamı bir şahsın mülkiyetinde iken ihale edilmesinin eşyanın tabiatına aykırı olduğundan davalı idarece değer artışından kaynaklanan bedelin belirlenmesine ilişkin dava konusu işlemle hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7. maddesinin (f) bendinde “Büyükşehir ulaşım ana planını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini planlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergahlarını belirlemek; durak yerleriyle karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek” Büyükşehir belediyesinin görev, yetki ve sorumluluklarından birisi olarak düzenlenmiş, aynı Kanunun 9. maddesinde “Büyükşehir içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerinde her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla, büyükşehir belediye başkanı ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluş temsilcilerinin katılacağı ulaşım koordinasyon merkezi kurulur. Büyükşehir ilçe ve ilk kademe belediye başkanları kendi belediyesini ilgilendiren konuların görüşülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katılırlar. Ulaşım koordinasyon merkezi toplantılarına ayrıca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının (oda üst kuruluşu bulunan yerlerde üst kuruluşun) temsilcileri de davet edilerek görüşleri alınır.
Bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini planlama, koordinasyon ve güzergah belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dahilinde il trafik komisyonun yetkileri ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği'nin 18. maddesinde; "UKOME, büyükşehir içindeki kara, deniz, göl, nehir, kanal ve demiryolu üzerinde her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesini sağlamak üzere; ulaşım, trafik ve toplu taşıma konularında üst düzeyde yönlendirici karar alma, uygulama, uygulatma ve ilgili mevzuattaki usulüne göre gereken tesisleri kurma, kurdurma ve işletme hak ve yetkilerine haizdir. Bu amaçla; a) Büyükşehir belediyesinin sınırları içinde, mevzuatla yetkili kılındığı durumlarda mahalli ihtiyaç ve şartlara göre trafik düzeni ve güvenliğini sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri almakla, ... ç) Kara, deniz, göl, nehir, kanal ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; otobüs, taksi, dolmuş ve servis durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek, gerçek ve tüzel kişiler ile resmi ve özel kurum ve kuruluşlara ait otopark olmaya müsait boş alan, arazi ve arsaları geçici otopark yeri olarak ilan etmek ve bunların sahiplerine veya üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek, izin verilen otoparklar ile karayolu üzerindeki diğer park yerlerinde özürlüler için işaretlerle belirlenmiş bölümler ayrılmasını sağlamakla, d) Karayolu taşımacılığına ait mevzuat hükümleri saklı kalmak üzere, trafik düzeni ve güvenliği yönünden belediye sınırları içinde ticari amaçla çalıştırılacak yolcu ve yük taşıtları ile motorsuz taşıtların çalışma şekil ve şartları ile bu taşıtların teknik özelliklerini tespit etmek, çalıştırılabileceği yerler ile güzergâhlarını tespit etmek ve sayılarını belirlemek, bunlara izin ve çalışma ruhsatı vermekle ... görevli ve yetkilidir." düzenlemesi yer almıştır.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Meclisin görev ve yetkileri" başlıklı 18. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde, Kanunlarda vergi, resim, harç ve katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı hizmetler için uygulanacak ücret tarifesini belirlemek belediye meclisinin yetkileri arasında sayılmış, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nun 97. maddesinde, “Belediyeler bu kanunda harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edecekleri her türlü hizmet (…) için belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre ücret almaya yetkilidir. Belediyeye tekel olarak verilmiş işler kendi özel hükümlerine tabidir” hükmüne yer verilmiş, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 12. maddesinin 3. fıkrasında ise, büyükşehir ilçe ve ilk kademe meclisleri ile bunların çalışma usul ve esaslarına ilişkin diğer hususlarda Belediye Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 1. maddesinin 1. fıkrasında ise, “Genel bütçeye dahil dairelerle katma bütçeli idarelerin, özel idare ve belediyelerin alım, satım, hizmet, yapım, kira, trampa, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işleri bu Kanunda yazılı hükümlere göre yürütülür.”, “İlkeler” başlıklı 2. maddesinde, “Bu Kanunun yürütülmesinde, ihtiyaçların en iyi şekilde,uygun şartlarla ve zamanında karşılanması ve ihalede açıklık ve rekabetin sağlanması esastır. Başka başka istekliler tarafından karşılanması mutat olan muhtelif işler bir eksiltmede toplanamaz. Ancak, ihalelerinin ayrı ayrı yapılacağı açıklanmak suretiyle ilanları birarada yapılabilir. Bu Kanunda yazılı hallerden yararlanmak amacıyla ihale konusunu oluşturan işler kısımlara bölünemez. Ancak, istekli çıkmadığı takdirde, alım şekillerini değiştirecek mahiyette olmamak üzere önemli işlerin kısımlara ayrılması mümkündür….” hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan, Anayasa'nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu vurgulanmış; 138. maddesinin 4. fıkrasında, "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." hükmü; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararların sonuçları" başlıklı 28. maddesinin 1. fıkrasında, "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez." hükmüne yer verilmiştir.
İdari yargı mercilerinin iptal kararları, bir idarî işlemin hukuka uygun olup olmadığını denetleyen idarî yargı yerinin, işlemin geçerliğini etkileyen bir sakatlık tespit etmesi hâlinde, işlemin geriye yürür biçimde tesis edildiği tarih itibarıyla hukuk düzeninden kalkmasını sağlayan yargı kararlarıdır.
Anayasa'nın 138. maddesinde belirtilen yargı kararlarının uygulanması zorunluluğunu, kararların hiç uygulanmamasından ziyade, tam olarak yerine getirilmesini sağlamaya yönelik bir düzenleme olarak değerlendirmek gerekir. Zira bir hukuk devletinde yargı kararlarının uygulanmamasından söz edilmesi mümkün olmadığı gibi, yargı kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunun belirtilmesine de gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle, Anayasa hükmünde yer alan kararların "değiştirilemeyeceği" ifadesi, kararın şeklen değil, içeriğine uygun olarak yerine getirilmesini belirtme amacını taşımaktadır.
Hukuk devletinde, idarenin, yargı kararlarının maksadına uygun şekilde işlem tesis etmesinin zorunlu olduğu kuşkusuzdur. İdarenin, idarî yargı yerlerince verilen kararların uygulanıp uygulanmaması konusunda "takdir yetkisi" bulunmamakta olup, idare, yargı kararlarının gereklerinin, kararın gerekçesine uygun şekilde yerine getirilmesi noktasında "bağlı yetki" içerisindedir.
İdare Mahkemesince verilen davanın reddine yönelik kararın, Dairemizin 17/06/2020 gün ve E:2017/1349, K:2020/2541 sayılı kararıyla "karayolu taşımacılığına ait mevzuat hükümleri saklı kalmak üzere, trafik düzeni ve güvenliği yönünden belediye sınırları içinde ticari amaçla çalıştırılacak yolcu ve yük taşıtları ile motorsuz taşıtların çalışma şekil ve şartları ile bu taşıtların teknik özelliklerini tespit etmek, çalıştırılabileceği yerler ile güzergâhlarını tespit etmek ve sayılarını belirlemek, bunlara izin ve çalışma ruhsatı verme konusunda karar verme yetkisi Ulaşım Koordinasyon Merkezine ait olduğundan dava konusu belediye meclisi kararında yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı" gerekçesiyle bozulması üzerine davalı idarece karar düzeltme dilekçesinde, koltuk artırım bedeli alınması, plakanın dönüşümünün yapılmasına yönelik olarak … tarihli ve … sayılı UKOME kararının alındığı, dava konusu meclis kararının sadece bedelin belirlenmesine yönelik olduğu ve kararda yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, temyiz safhasında dosya kapsamında yer almayan 02/04/2015 tarihli UKOME kararının karar düzeltme dilekçesi ekinde dosyaya sunulduğu görülmektedir.
Dava dosyasının, karar düzeltme dilekçesi ve ekinde yer alan bilgi ve belgelerle birlikte yeniden incelenmesinden;
Antalya ili kent içi ulaşımda toplu taşıma aracı olarak kullanılmakta olan M seri plakalı minibüslerin, klimasız, yakıt tüketimi açısından olumsuz,özürlülerin kullanımı için uygun ergonomik yapıda olmayan teknik özellikleri bakımından yetersiz kaldığı ve araç kapasitesi bakımından da yolcu potansiyelini karşılayamadığından bahisle yenilenmesi ve 14 + 1 oturma kapasiteli M plaka tescilli minibüs plaka ve ruhsatlarının iptal edilerek tescilli M plaka yerine UKOME Genel Kurulu'nun belirlediği teknik özellikleri içeren 18+1 oturma yolcu kapasiteli ve en fazla ayakta 9 yolcu kapasiteli teknik özelliğe sahip normal plaka otobüslerle değiştirilmesi yönündeki Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı UKOME Genel Kurulu'nun … tarihli ve … sayılı kararının, … İdare Mahkemesi'nin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararı ile "86/10553 sayılı Bakanlar Kurulu kararı çerçevesinde ihale suretiyle alınan tahditli plakaların iptal edilerek tahditli plaka sahibi minibüs işleticilerine "otobüs" cinsinden normal plaka verilmesi sürecinde ihale yapılmadığı; bu durumda, 86/10553 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile getirilen plaka tahdidi uygulaması neticesinde tescili yapılan azami 14 oturma kapasiteli minibüs araçları yerine 14 oturma kapasitesinden fazla yolcu taşıyabilen otobüslerin aynı hak sahiplerine kapasite artışından kaynaklanan değer artışını ihale yapmaksızın, tahditli plakaları kaldırarak normal plakalı araçların toplu taşıma faaliyetini sürdürmelerine imkan veren dava konusu kararda kamu yararına ve hukuka uyarlık bulunmadığı" gerekçesiyle iptal edildiği ve söz konusu kararın Danıştay Sekizinci Dairesi'nin 02/11/2011 tarihli ve E:2011/7152; K:2011/5330 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği,
Mahkemece verilen iptal kararı üzerine "ilgili Bakanlıkça çıkarılmış kanun ve yönetmeliklere uygun tip proje hazırlatılması ve onaya sunularak tüm toplu taşım araçlarının özürlüler için erişilebilir duruma getirilmesine, ekonomik ömrünü doldurmuş halk otobüsü ve minibüslerin engelli vatandaşların binişine uygun, çevreci, ekonomik, konforlu ve en az EURO 4 motorlu araçlarla değiştirilmesine, halihazırda AB plakalı olarak 18+1 oturma, 9 ayakta yolcu kapasiteli araçar ile yolcu taşıyan araçların ilgili Kanun doğrultusunda engelli vatandaşların kullanımına uygun hale getirilmesi için 3 adet koltuğun sökülerek engelli vatandaşlar için uygun alan oluşturulması ve 1 adet koltuğun engelli refakatçisi için düzenlenerek 15+1 kapasiteli olacak şekilde kanun ve yönetmeliklerde belirtilen işlemlerin tamamlanarak tip projelerin hazırlanmasına ve hazırlanan tüm tip projelerin 07/07/2012 tarihinden önce Ulaşım Planlama ve Raylı Sistem Dairesi Başkanlığına bildirilmesine, halk otobüsü ve minibüslerde daha önceden verilen izinlerle yolcu taşımacılığı yapan araçların yeniden düzenlenen tescil belgesindeki istiap hadlerinin göz önünde bulundurulmasına; halihazırda AB plakalı 18+1 oturma, 9 ayakta yolcu kapasiteli araç sahiplerinin, engelli vatandaşların kullanımına uygun tip projelerinin hazırlanmasının ardından, tahdit kapsamında verilen "M" plaka hakları saklı kalmak kaydıyla, 14+1 'den fazla olan (15+1) bir koltuk için koltuk artırım bedelinin Antalya Büyükşehir Belediye Meclisince belirlenmesine, dönüşümü yapılan araçlardan engelli vatandaşlara göre düzenleme yapmayıp, koltuk artırım bedellerini yatırmak istemeyen halihazırda AB plakalı olarak 18+1 oturma, 9 ayakta yolcu kapasiteli araç sahiplerinin en geç 30 gün içerisinde bu araçlarının yerine 14+1 oturma kapasiteli, alçak tabanlı, engelli rampalı, klimalı araç aldıklarına dair (Antalya Halk Otobüsleri Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı onaylı) satın alma sözleşmesi veya fatura ibraz etmemeleri, satın alma sözleşmesi ya da faturada teslim süresinin en geç 120 gün olarak belirlenmemiş olması halinde tahsis haklarının iptaline" ilişkin UKOME Genel Kurulu'nun .. tarih ve … sayılı kararının ise, … İdare Mahkemesinin …. tarihli ve E:…, K:… sayılı kararı ile "86/10553 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile getirilen plaka tahdidi uygulaması neticesinde tescili yapılan azami 14 oturma kapasiteli minibüs araçları yerine 14 oturma kapasitesinden fazla yolcu taşıyabilen otobüslerin aynı hak sahiplerine kapasite artışından kaynaklanan değer artışını ihale yapmaksızın, tahditli plakaları kaldırarak normal plakalı araçların toplu taşıma faaliyetini sürdürmelerine imkan veren kararda kamu yararına ve hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle verilen ilk iptal kararının uygulanmasını teminen dava konusu UKOME Genel Kurulu kararının alındığı görülmekte ise de, yeni araçların koltuk sökerek eski hale getirilmesi suretiyle ve yine bir koltuk fazla olacak şekilde uygulanmasının hukuka aykırı olduğu, Mahkeme kararı doğrultusunda, yenilenen araçlara ilişkin kapasite artışından kaynaklanan değer artışının ihale edilmesi suretiyle veya eski hale geri dönmek suretiyle Mahkeme kararının uygulanması gerekirken, yeni araçların koltuklarının sökülmesi suretiyle yargı kararının uygulanmasında hukuka uyarlık bulunmadığı" gerekçesiyle iptal edildiği ve söz konusu kararın Danıştay Sekizinci Dairesinin 02/07/2019 tarihli ve E:2014/513; K:2019/6404 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği,
Öte yandan, Antalya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi Genel Kurulu'nun … tarihli ve … sayılı kararında ise, "Antalya Otobüsçüler Esnaf ve Sanatkarlar Odasının denetimindeki ve tüm hissedarları oda üyesi şehir içi ulaşım esnafından oluşan … firması tarafından, kamu menfaatinin, mahkeme kararlarının uygulanmasının temini, vatandaşların konforlu seyahat yapması sağlamak ve trafik yükünün azaltılması amacıyla, üyelerine ait olan ve seferden çekilecek M (AB-AN) plakalı her 2 (iki) aracın yerine, 1 (bir) adet 9-12 m'lik (14+14=28+1 kişilik toplam koltuk kapasitesini aşmamak kaydı ile) engelli binişine uygun en az EURO 4 motorlu aracın toplu taşım sistemine dahil edilmesine, işbu karara uygun olarak aracını dönüştürmek istemeyen, M (AB-AN) plakalı araç sahiplerinin tüm müktesep hakları saklı kalması kaydıyla çalışmalarına … tarihli … sayılı UKOME kararındaki düzenlemeye uygun olarak devam etmelerine" karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle açılan davada … İdare Mahkemesince verilen … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararla "dava konusu edilen karar ile taşımacılık yapanlara yönelik seçimlik bir hak tanındığı ve araçlarını dönüştürme opsiyonu verildiği, aracını dönüştürmek istemeyenlerle ilgili olarak da 15/06/2012 tarihli UKOME kararındaki düzenlemeye uygun olarak çalışmalarına devam edeceğinin ayrıca belirtildiği, düzenlemenin yasal düzenlemelerin verdiği yetki çerçevesinde yapıldığı gibi yargı kararlarının uygulanması ve trafik yükünü de azaltmaya yönelik olduğu anlaşılmakla işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın Danıştay Sekizinci Dairesinin 19/06/2019 tarihli ve E:2014/9185, K:2019/5788 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği,
Yukarıda aktarılan iptal kararlarının uygulanması hususunda Hukuk Müşavirliği'nden alınan "4 koltuk artışı suretiyle değer artışının araçtan bağımsız olarak ihaleye konu edilmesinin eşyanın tabiatına aykırı olduğu, ancak 4 koltuğun ihale edilmesi durumunda koltuk ihalesini araç sahibi dışındaki şahısların alması halinde hukuki ihtilafların oluşacağı ve tazminat talebinde bulunulabileceği"ne yönelik görüş üzerine, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisinin … gün ve …sayılı kararı ile UKOME Genel Kurulu'nun … tarihli ve … sayılı kararı ile 14+1'den 18+1'e fiilen dönüştürülen araçlardaki "4 koltuk artışı suretiyle değer artışı"nın ihale edilmeksizin bedel belirlenmek suretiyle alınmasına, mahkeme kararında ifade edilen "4 koltuk artışı suretiyle" oluşan değer artışı bedelinin peşin 5.000,00 TL, birinci altı ay 5.000,00 TL, ikinci altı ay 5.000,00 TL, üçüncü altı ay 5.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL olarak belirlenmesine" karar verildiği,
.. tarihli ve … sayılı UKOME Genel Kurulu kararıyla da "M" serisi plakadan (14 + 1 koltuk kapasiteli), AB plaka serisine (18 + 1 koltuk kapasiteli) dönüşümünün yargı kararı ile iptal edilmesi üzerine Büyükşehir Belediye Meclisi'nin … tarihli ve … sayılı kararında belirlenen koltuk artış bedelinin ödenmesi ve diğer şartların yerine getirilmesi kaydıyla "AB" plaka serisinin iptal edilerek Trafik Tescil Şube Müdürlüğünce belirlenecek yeni bir plaka serisi ile 18 + 1 koltuk kapasitesine dönüştürülmesinin uygun olduğuna karar verildiği,
Bakılan davanın, … tarihli ve … sayılı Büyükşehir Belediye Meclisi kararının iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemelerin birlikte değerlendirilmesinden; ulaşım, toplu taşıma ve trafik konularında yönlendirici karar alma, planlama yapma, koordinasyon sağlama, gereken tesisleri kurup kurdurma yetkisi doğrultusunda UKOME’nin genel karar alma ve düzenleme yapma yetkisi bulunmakta ise de; belediye sınırı içinde ticari amaçla yolcu ve yük taşıma hizmetine katılma konusunda özel kişilerin isteğine bırakılan hizmete ait bedelin ve ücretin belirlenmesi, parasal yükümlülük getirilmesi gibi işlem tesis etme yetkisi belediye meclisine ait bulunmaktadır.
Bu haliyle, yetkili UKOME Genel Kurulunca yargı kararlarına istinaden araçların toplu taşıma sisteminde yer alabilmesi için tahsil edilmesi gereken bedelin belirlenmesinden ibaret olan dava konusu belediye meclisi kararında yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Öte yandan, her ne kadar davacı tarafından yargı kararının gereği gibi uygulanmasının kapasite artışının ihale edilmesini gerektirdiği ileri sürülmekte ise de; dava konusu işleme dayanak Mahkeme kararına konu işlemin mevcut toplu taşımacıların müktesep hakları gözetilerek toplu taşıma sistemindeki araç sayısı artırılmaksızın mevcut araçların yolcu kapasitelerini artırmaya yönelik olduğu hususu gözetildiğinde, 86/10553 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile getirilen plaka tahdidi uygulaması sonucunda tescili yapılan azami 14 oturma kapasiteli minibüsler yerine 14 oturma kapasitesinden fazla yolcu taşıyabilen otobüslerle aynı hak sahiplerine sağlanan kapasite artışında ihale edilmesi gerekenin toplu taşıma aracındaki 18+1 koltuktan 4 tanesi olduğu ve ihalenin ancak 2886 sayılı Kanun gereği 4 koltuğun işletilmesi şeklinde yapılabileceği, fakat 2886 sayılı Kanun kapsamında toplu taşıma aracındaki birkaç koltuğun araçtan bağımsız şekilde işletmeye ilişkin ihaleye konu olmasının hukuken mümkün olmadığı gibi aracın tamamı bir şahsın mülkiyetinde iken birkaç koltuğunun ihale edilmesinin fiilen de mümkün olmadığı anlaşıldığından davacının belirtilen iddiası yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, yargı kararları ile ihale dışı bırakıldığı belirtilen değer artışının hak sahiplerine yansıtılması için ilgililerden tahsil edilmesi gereken kapasite artış bedelinin belirlenmesine yönelik olup yargı kararlarının gereklerine uygun olarak kurulduğu anlaşılan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda yer verilen gerekçe ile onanmasına, temyiz safhasında yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar düzeltme safhasında yapılan toplam … TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, karar düzeltme aşamasında yatırılan posta gideri avansından artan miktarın davalı idareye iadesine, 15/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi