Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/7646 Esas 2020/5125 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7646
Karar No: 2020/5125
Karar Tarihi: 09.06.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/7646 Esas 2020/5125 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık dolandırıcılık suçundan Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmış ve mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak sanık, temyiz başvurusunda bulunmuştur. Sanığa atılı suçun uzlaşma kapsamında olması nedeniyle dosya uzlaşma bürosuna gönderilmiştir ancak uzlaşma sağlanamamıştır. Sanık, mevlüt okutacağını söyleyerek tanıştığı kişilere evdeki altın ve paraları bir bohçaya koyup kilitlemeleri gerektiğini söyleyip anahtarı alarak altın ve paraları çalmıştır. Sanığın bu eyleminin 'Dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık' suçunu oluşturup oluşturmayacağı yargının takdirindedir. Mahkemenin bu konuda karar verme görevi yüksek dereceli Ağır Ceza Mahkemesi'ndedir. Bu nedenle sanığın hükmen bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK 157/1: Dolandırıcılık suçu
- TCK 62: Ceza müeyyidesinin kaldırılması veya hafifletilmesi
- TCK 52/2-4: Hırsızlık suçu
- TCK 53: Nitelikli hırsızlık suçu
- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi: Uzlaşma kapsamı
- 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları: Uzlaşma yoluyla çözümlenebilecek

15. Ceza Dairesi 2018/7646 E. , 2020/5125 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK"nın 157/1, 62, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığa atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak;uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın, mevlüt okutacağını yardım topladığını söyleyerek tanıştığı katılanlara evdeki altın ve paraları bir bohçaya koyup kilitlemeleri gerektiğini söyleyip anahtarı alıp katılan ...’yı bir bahane ile evden gönderip altın ve paraları aldığı sanığın eyleminin TCK"nın 158/1-a maddesinde düzenlenen “Dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık” suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirme görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 09/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.