Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2268
Karar No: 2020/3491

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/2268 Esas 2020/3491 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı kadın tarafından açılan boşanma davasında, mahkeme tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar vermiştir. Ancak davalı kadın kararı dokuz yıl sonra erkeğe tebliğe çıkarmış ve kesinleştirme talebinde bulunmuştur. Davacı erkek temyiz dilekçesinde, ortak yaşamın sürdüğünden bahisle, boşanma davasının kesinleştirilmesi işleminin iptalini talep etmiştir. Mahkeme, dokuz yıl gibi uzun bir süre geçtikten sonra kararın tebliğ edilmesini Türk Medeni Kanunu'nun dürüstlük kuralına aykırı ve hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirmiş ve davanın reddine karar verilmesine hükmetmiştir.
Türk Medeni Kanunu'nun 2/2. maddesi ise bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Mahkeme kararında ayrıca Tebligat Kanunu'nun m. 10/1 ve m. 10/2 maddelerine de değinilerek, bilinen son adrese tebligat yapılamamış olması veya bu adresin tebliğe elverişli olmaması halinde, adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen son adres olarak kabul edilebileceği ancak bilinen en son adresin tebliğe elverişli olmadığı anlaşılmadan doğrudan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde tebligatın yapılamayacağı vurgulanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'n
2. Hukuk Dairesi         2020/2268 E.  ,  2020/3491 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma
    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunulmakla evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Dosyanın incelenmesinden mahkeme kararının davacı erkeğin mernis adresine tebliğe çıkarıldığı, tebliğin bila tebliğ kaydıyla iade edilmesi üzerine, kararın aynı adrese “Mernis” adresi olduğu belirtilmek suretiyle Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi uyarınca 11/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı erkeğin 12/02/2020 tarihinde temyiz talebinde bulunduğu ancak davacı erkeğin yargılamanın duruşmasında farklı bir adres bildirdiği tespit edilmiştir.
    Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır (Tebligat Kanunu m. 10/1). Adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen en son adres olarak kabul edilebilmesi, bilinen en son adrese tebligat yapılamamış olması veya bu adresin tebliğe elverişli olmaması halinde mümkündür. Bilinen en son adresin tebliğe elverişli olmadığı anlaşılmadan veya bu adreste tebligat yapılamadığı görülmeden doğrudan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde tebligatın yapılması; yapılan tebligatı usulsüz kılar (Tebligat Kanunu m. 10/2). Davacı erkeğin duruşmada bildirdiği adres “Bilinen son adres” olduğuna göre, kararın bu adres yerine mernis adresine Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre tebliği usulsüzdür. Usulsüz tebligat hüküm ve sonuç doğurmaz; kesinleştirme işlemi geçersizdir. Bu itibarla, davacı erkeğin temyiz talebinin süresinde olduğunun kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
    2-Boşanma davası 16/04/2010 tarihinde açılmış ve mahkemenin verdiği 26/04/2010 tarihli karar ile tarafların Türk Medeni Kanunu"nun 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmalarına karar verilmiştir. Davalı kadın kararı dokuz yıl sonra erkeğe tebliğe çıkarmış ve kesinleştirme talebinde bulunmuştur. Davacı erkek temyiz dilekçesinde, ortak yaşamın sürdüğünden bahisle, boşanma davasının kesinleştirilmesi işleminin iptalini talep etmiştir.
    Kararın dokuz yıl gibi uzun bir süre geçtikten sonra davalı kadın tarafından tebliğe çıkarılması, Türk Medeni Kanunu"nun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralına aykırıdır ve "Hakkın kötüye kullanılması" niteliğindedir. Türk Medeni Kanunu"nun 2/2. maddesinde belirtildiği gibi bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Gerçekleşen bu durum karşısında, davanın reddine karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.06.2020 (Salı)



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi