Esas No: 2019/10985
Karar No: 2022/2021
Karar Tarihi: 15.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/10985 Esas 2022/2021 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık bir kişiyi taksirle yaralama suçundan mahkum edilirken diğer sanık için beraat kararı verildi. Mahkeme kararı temyiz edildi ve incelendiğinde, mahkumiyet kararının basit yargılama usulünde verildiği ancak bu usulün iptal edildiği tespit edildi. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları neticesinde, cezalarda %25 oranında indirim yapılması gerektiği belirtildi. Diğer sanık hakkında beraat kararının gerekçesi CMK'nın bir madde gösterilmemesi nedeniyle kanuna aykırı bulundu.
Kanun Maddeleri:
- TCK 89/1-3-b, 50/4, 52/4
- CMK 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile düzenlenen 251. madde
- Anayasa Mahkemesinin 31218 ve 31425 sayılı Resmi Gazetelerde yayınlanan iptal kararları
- TCK 7. maddesi
- CMK 251. madde
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hükümler : 1- Sanık ... için; TCK'nın 89/1-3-b, 50/4, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- Sanık ... için; Beraat
Taksirle yaralama suçundan sanık ...'ın mahkumiyetine ilişkin, sanık ...'nun beraatine ilişkin hüküm sanık ... müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A-Sanık ...'ın, üzerine atılı taksirle yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK'nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ''taksirle yaralama'' suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK'nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ''üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası'' olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK'nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ''Basit yargılama usulü'' başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ''Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.'' şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ''01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.'' şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas - 2020/33 Karar sayılı ve 16.03.2021 tarihli 31425 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas - 2021/4 Karar sayılı iptal kararları ile ''...kovuşturma evresine geçilmiş..., ...hükme bağlanmış...'' ibarelerinin, aynı bentte yer alan ''...basit yargılama usulü...'' yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle;
Kovuşturma evresine geçilmiş veya hükme bağlanmış olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan kesinleşmiş hükümler haricindeki düzenlemelerin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ''mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.'' şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararlarının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ''Basit yargılama usulü'' yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,
B-Katılan vekilinin sanık ... hakkında, üzerine atılı taksirle yaralama suçundan kurulan beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Olay tarihinde katılan ..., Arçelik A.Ş ile destek hizmet müteahhitliği... firması arasında yapılan plastik kırma işçiliğine ilişkin hizmet sözleşmesi kapsamında alt işverenin işçisi olarak Arçelik A.Ş bünyesinde, plastik kırma bölümü olarak adlandırılan bölümde plastik malzemelerin geri dönüşümü için kullanılan plastik öğütme makinesi olarak tabir edilen makinelerden malzeme taşıma bandı bulunmayan dolayısı ile malzemenin içerisine elle atıldığı PALMAN isimli makinede gece vardiyasında(16.00 - 00.00 saatleri arası) çalışmakta olduğu esnada, makine içerisine attığı plastik malzemenin makinenin bıçakları arasına sıkışması sonucu meydana gelen arızayı gidermek amacıyla, aşamalardaki beyanlarında sabit olduğu üzere, makinenin şalterden kapatılması sonrası makinenin devrinin bitmesini bir müddet bekledikten sonra bıçaklar arasına sıkışan malzemeyi almak üzere makinenin içerisine girdiğinde sıkışmış vaziyetteki ilk plastik parçayı aldığı devamında ikinci parçayı almaya çalışırken helezon kısmın üzerine bastığı ve akabinde ayağının kayması üzerine makinede meydana gelen titreşimle bıçakların çalışmasıyla bacaklarının bıçaklar arasına sıkışması sonucu katılanın basit tıbbi müdahale ile giderilemez, hayati tehlikeye neden olur, kırığın hayati fonksiyonlara etkisi ağır (6) derece olacak ve her iki bacaktaki tibial bölge orta hattan yapılan amputasyonun işlev kaybına neden olacak şekilde yaralandığı olayda; kaza tarihinde sanıklardan ...'nun kırma bölümü sorumlusu olarak destek hizmetleri müteahhitliği... firması bünyesinde çalıştığı ve diğer sanık ...'ın plastik bölüm lideri olarak Arçelik A.Ş bünyesinde çalışmakta olduğu anlaşılmakla;
Plastik kırma bölümü sorumlusu olan destek hizmetleri müteahhitliği çalışanı ...'nun mesaisinin hangi saatleri kapsadığı, kaza tarihinde akşam vardiyaları için görevlendirmesinin bulunup bulunmadığının tespiti yapıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de ;
Sanık ... üzerine atılı taksirli yaralama suçundan meydana gelen olayda sanığın kusurunun bulunmadığından bahisle sanık hakkında beraat hükmü kurulması sırasında dayanak madde olan CMK'nın 223/2-c. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.