Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/287
Karar No: 2020/562
Karar Tarihi: 20.02.2020

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/287 Esas 2020/562 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan menfi tespit davası, muris ... 'nın ölümünün ardından açılan davayla devam etti. Davacılar, murislerinin icra takibi başlatan tarafın alacaklıya borçlu olmadığını ve takip dosyalarının iptal edilmesi gerektiğini talep ettiler. İlk karar reddedilerek, davacıların temyiz talebi üzerine dosya tekrar incelendi. İcra takiplerine konu bonoların muris'e ait imzalar taşıyıp taşımadığının saptanamaması üzerine, borçlu olunmadığının tespit edilmesi ve takip dosyalarının iptal edilmesine karar verildi. Ancak, açılan diğer davaların etkileri göz önünde bulundurulmadan, bir bono nedeniyle tekrar istirdat kararı verilmesi doğru bulunmadı. Bu nedenle, hüküm bozuldu. Kanun maddeleri: HMK 6100/114, HMK 6100/115.
19. Hukuk Dairesi         2019/287 E.  ,  2020/562 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, alacaklı ... vekili tarafından davacının murisi ... aleyhine Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 ve 2008/1781 esas sayılı takip dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, muris ... 2000 yılından bu yana fiil ehliyetinin olmadığını, ayrıca söz konusu senetlerdeki imzanın da ona ait olmadığını, bununla ilgili olarak Şanlıurfa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 esas sayılı dava dosyasında ... vekili olarak ehliyetsizlik ve imza itirazında bulunarak menfi tespit davası açtıklarını, bu arada ... vefat ettiğini, muris sağ iken açılan Şanlıurfa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/32 esas sayılı dosyası üzerinden tedbir kararı verildiğini, bu tedbirin Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 esas sayılı dosyasına ... tarafından yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi ile ilgili tedbir kararı olduğunu, dosyanın Ağo Avanaş öldüğü ve mirasçıları da davaya dahil edilmediği gerekçesi ile usulden reddedildiğini iddia ederek iki defa para yatırılmaması için Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 takip sayılı dosyasına ... tarafından yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi ile ilgili tedbir kararı verilmesine, Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 ve 2008/1781 esas sayılı icra takiplerinin iptaline, icranın eski haline iadesine, takip miktarının % 40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının hile ve istirdat davalarının bir yıllık hak düşürücü süreye tabi olup zaman aşımına uğradığını, aynı gerekçelerle açılmış olan davaların derdest olduğunu, dava dilekçesindeki iddiaların gerçek dışı olduğunu, davacının tek başına bu davayı açmaya yetkisi bulunmadığını, zira miras halen iştirak halinde olup, terekeye mümessil atanmadığından takibin tamamının iptalinin davacı tarafından istenilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Dosya kapsamındaki mirasçılık belgesinin incelenmesinden muris ... 14.07.2011 tarihinde vefat ettiği, tüm mirasçılarının davaya dahil edilerek, davacı vekili tarafından vekaletnamelerin sunulmuş olduğu anlaşılmıştır.
    Mahkemece 09.02.2016 tarihinde davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 2016/12357 esas ve 2017/1117 karar sayılı ve 14.02.2017 tarihli ilamı ile; “Dava, icra takibine konu bonolardan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Takibe konu bonolardaki imzaların murise ait olmadığı belirtilerek imza inkarında bulunulmuştur. Bu durumda takibe ve davaya konu bonolar üzerindeki imzaların davacıların murisine ait olduğunu ispat yükümlülüğü davalı alacaklıdadır. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda bonolardaki imzaların davacılar murisine ait olup olmadığının tespit edilmediği belirtilmiştir. Bu durumda davanın kabulü gerekirken ispat yükümlülüğünde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. " gerekçesiyle bozulmasına, bozma nedenine göre davacılar vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, icra takiplerine konu bonolardaki imzaların davacıların miras bırakanına ait olduğunu ispat yükümlülüğünün davalı tarafta olduğu, temyiz incelenmesinden önce alınan raporlarda bonolardaki imzaların davacıların miras bırakanına ait olup olmadığının tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü"nün 2008/1780 ve 2008/1781 esas sayılı takip dosyalarına konu 15.07.2005 vade tarihli her iki senetten kaynaklı borçlu kefil Ağo Avanaş mirasçıları olan davacıların borcunun olmadığının tespiti ile ilgili senetlerin kefil yönünden iptaline, 25.032,54 TL"nin ödeme tarihi olan 25.06.2008, 1.059,60 TL"nin ödeme tarihi olan 14.10.2008, 286.863,73 TL"nin ödeme tarihi olan 13.01.2011, 43.024,00 TL"nin ödeme tarihi olan 03.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı alacaklıdan alınarak mirasçılara (davacılara) miras payları oranında ödenmesine, şartları oluşmadığından davalı taraf aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    (1) Davanın kabul şekli, bonolarda davacıların murisine atfen atılan imzaların ona ait olup olmadığının saptanamaması ve bu belirsizlikten borçlunun yararlandırılması olup, davalı takibinde haksız ise de kötü niyetli sayılamaz. Açıklanan bu sebeple davacılar vekilinin lehlerine kötü niyetli takip tazminatı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz talebinin reddi gerekmiştir.
    (2) Davalı vekilinin Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1781 esas sayılı takip dosyasına konu 200.000,00 TL bedelli bono yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik verilen karar bakımından temyiz itirazları değerlendirildiğinde; dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    (3) Davalı vekilinin Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 esas sayılı takip dosyasına konu 300.000,00 TL bedelli bono yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik verilen karar bakımından temyiz itirazları değerlendirildiğinde; iş bu davanın konusu bonolardan, Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 esas sayılı takip dosyasına dayanak 300.000,00 TL bedelli bono dolayısıyla borçlu olunmadığının tespiti için eldeki dava açılmadan önce 17.01.2011 tarihinde başka bir dava açılmış, anılan bu bono ile ilgili Viranşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/594 esas ve 2019/290 karar sayılı ve 11.04.2019 tarihli kararı ile davacıların (muris ... mirasçılarının) borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiştir. Aynı bono ile ilgili daha önce açılan menfi tespit davası, eldeki dava bakımından derdestlik oluşturmaktadır. Derdestlik, eldeki davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 114. maddesine göre dava şartıdır. Bu sebeple Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 esas sayılı takip dosyasına konu 300.000,00 TL bedelli bono nedeniyle açılan eldeki menfi tespit davasının HMK’nın 115. maddesi gereğince usulden reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    (4) Mahkemece yukarıda işaret edilen derdestlik durumu dikkate alınmadığı gibi 300.000,00 TL’lik bono dayanak alınarak başlatılan Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 esas sayılı takip dosyasında davacı borçluya ait taşınmazların icranın iadesi bağlamında tapuya tesciline ilişkin karar verilmesine rağmen (Viranşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/593 esas ve 2018/568 karar sayılı ve 11.12.2018 tarihli kararı ile) yeniden parasal istirdada hükmolunması ve bu hususun denetime elverişli olarak gösterilmemesi (mükerrer tahsilat olması ihtimaline binaen) doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken iş, Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/1780 ve 2008/1781 esas sayılı takip dosyaları ile tesciline karar verilen taşınmazların satış paraları dışında yapılan tahsilat varsa bunların istirdadına karar verilmesi, yapılan başka tahsilat yoksa taşınmazların satış bedelinin istirdadı bu taşınmazların tapularının iptali ile davacı borçlu mirasçıları adına tesciliyle sağlandığından tekrar bu kısım için istirdat kararı verilmemesi gerekmektedir. Bu hususun gözetilmemesi de doğru görülmemiş, hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bend uyarınca davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde taraflara iadesine, 20.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi