20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6942 Karar No: 2018/967
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/6942 Esas 2018/967 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar tarafından tasarruf edilen taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle mahkeme, taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman niteliğinde Hazine adına tescili, davalıların müdahalesinin men'i ve TEİAŞ lehine yer alan irtifak şerhinin kaldırılmasına karar vermiştir. Ancak, dava konusu taşınmazın davalılar tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanarak tasarruf edildiği ve bu tarihe kadar davalılar tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığı için Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddedilmesi gerekmektedir. Ayrıca, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve davalılar aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekmektedir. Kanun maddeleri olarak da 3402 sayılı Kanun'un 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi ve 6099 Sayılı Kanun'un 16. maddesi ile eklenen 36/A maddesi belirtilmiştir.
20. Hukuk Dairesi 2016/6942 E. , 2018/967 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : ... ve Ark. - ...
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... mirasçısı ... ve TEİAŞ tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 2007 yılında yapılan kadastro sırasında ... ilçesi ... köyü 132 ada 1 parsel sayılı 375,39 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Şubat 1973 tarih 59 sıra numaralı, Eylül 1985 tarih 36 sıra numaralı ve Ağustos 1989 tarih 63 sıra numaralı tapu kayıtlarına dayanılarak fındık bahçesi niteliği ile davalılar adına tespit ve tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın öncesi itibariyle orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla tapusunun iptali ve orman olarak Hazine adına tescil edilmesini, davalıların müdahalesinin men’ine karar verilmesini ve taşınmaz üzerinde davalı ... lehine yer alan irtifak şerhinin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 132 ada 1 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, taşınmaz üzerindeki davalıların müdahalelerinin men’ine ve TEİAŞ lehine yer alan irtifak şerhinin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalılardan ...mirasçısı ... ve TEİAŞ tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil, müdahalenin men’i ve şerhin kaldırılması taleplerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. 1) Dosya kapsamına ve uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve orman vasfıyla tapuda kayıtlı olan taşınmazlar üzerine şerh konulamayacağına göre mahkemece taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tescile, davalı ... lehine konulan şerhin kaldırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı gerçek kişinin ve TEİAŞ vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. 2) Dava konusu taşınmaz, davalılar tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalılar tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece davalıların dava konusu taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup, bozma nedenidir. Kabule göre de; 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda, davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz” şeklindeki 36/A maddesi gereğince, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve davalılar aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yargılama giderlerinin davalılardan alınması da doğru görülmemiştir. SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle, davalı ...’ın ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle, davalı ...’ın ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönde BOZULMASINA 13/02/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.