20. Hukuk Dairesi 2017/10286 E. , 2018/966 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...ilçesi, ... köyü 212 ada 1 parsel sayılı 2.357.860,46 m2 yüzölçümündeki taşınmaz edinme sebebinde ...köyü halkının kadimden beri kullanımında olduğu belirtilerek senetsizden mera niteliği ile sınırlandırılmıştır
Davacı ... ile birleşen dosya davacıları vekilleri zilyedliğe dayanarak dava açmışlar, birleşen dosya davacılarından ... aynı zamanda tapu kaydına dayanmış, ... vekili ise 07/02/2014 tarihli celsede davadan feragat etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, davacı ...’ın davasının feragat nedeniyle reddine, dava konusu 212 ada 1 sayılı parselin kadastro tespitinin iptali ile 03/02/2014 tarihli fen bilirkişi raporunda Sallat mezrasında yer alan 1, 4, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25 ve 26 no ile gösterilen taşınmazlar ile Ünlüce mezrasında yer alan 3, 4, 5, 6, 7, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 21 ve 22 no ile gösterilen taşınmazların asıl ve birleşen dosya davcıları adına kuru tarım arazisi niteliği ile tapuya tescilllerine, Sallat mezrasında yer alan 2, 3, 5 no ile gösterilen taşınmazlar ile Ünlüce mezrasında yer alan 17, 18, 19, 20, 23 no ile gösterilen taşınmazların orman sayılan yerlerden olması nedeniyle davacıların davasının reddine, Ünlüce mezrasında yer alan 1 ve 8 no ile gösterilen taşınmazların mera niteliği de olduğu belirlenerek davacıların davasının reddine, dava konusu 212 ada 1 parselde geriye kalan alanın aynı parsel numarası altında mera olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline kaydına karar verilmiş hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve temyize konu dava konusu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olmadığı gibi adına tesciline karar verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak hükmün 26. fıkrasının B bendinde çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda “25” no ile gösterilen taşınmaz olduğu yazılı ise de aslında “26” no ile gösterilen taşınmaz olması gerektiği anlaşılmış, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün, 26. fıkrasının B bendinde yer alan “Keşif sonucu fen bilirkişisi ...tarafından düzenlenen ve dosyaya sunulan 03/02/2014 hakim havale tarihli fen bilirkişisi raporunun ekinde yer alan Sallat mezrasının krokisinde "25" numaralı taşınmaz olarak gösterilen...” ibaresindeki “25” rakamının “26” olarak yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 13/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.