3. Ceza Dairesi 2018/2268 E. , 2019/7571 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar, mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan kurulan karara yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 gün 2009/13 Esas -12 Karar sayılı kararı uyarınca, sanık hakkında verilen 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, 5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil olup, temyizi mümkün bulunmadığından, itiraz mercii tarafından tetkik edilmek üzere, dosyanın temyizen incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2) Sanıklar ... hakkında yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 53/4. maddesi gereğince, TCK"nin 53/1. fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeple 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi gereğince, hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin fıkraların hükümlerden çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
a. Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan iddianame ile dava açılmadığı halde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 225. maddesine muhalefet edilmesi,
b. Kabule göre de;
28.06.2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08.04.2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Daha önceden aralarında bulunan anlaşmazlık nedeniyle kavgalı olan sanıklar..."ın akşam saatlerinde müştekilere ait Leon isimli barın önüne sürücüsü tespit edilemeyen siyah renkli plakasız bir araç ile geldikleri, ..."ın ön yolcu koltuğunda ..."ın ise arka koltukta oturduğu halde bara doğru ateş ettikleri, ..."ın silahının tutukluk yapması nedeniyle
ateş edemediği, açılan ateş sonucu olayla ilgilisi bulunmayan sanıklar tarafından da hedef alınmayan ..."in olay yerinde tesadüfen bulunması nedeniyle olası kastla yaralandığı, yaralama olayına kimin silahından çıkan merminin sebep olduğunun tespit edilemediği olayda;
Sanıklar tarafından gerçekleştirildiği kabul edilen yaralama olayını olası kastla işlendiğinde kuşku yoktur. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.10.2018 tarihli, 2017/1-908 Esas, 2018/445 Karar sayılı ilamında ayrıntılı olarak açıklandığı üzere olası kast netice ile belirlenir, kuralı gereğince doktrin ve uygulamada hakim olan görüşe göre sanığın eylemi sonucu hangi netice gerçekleşmiş ise failin bundan sorumlu olacağı yönündedir.
Kaanatimizce Olası yani muhtemel kastta yardım etme olmaz. Çünkü burada taraflar arasında bir suçun işlenmesine yönelik bir anlaşma ve suç işleme işbirliği yoktur. Varsa bunun adı olası değil doğrudan kast olur. Olası kastla yaralama suçlarında oluşan neticeye göre karar verilmesi gerektiği, yardım ve iştirakin yasal zeminde mümkün bulunmadığı Yargıtay 1. Ceza Dairesinin birçok kararında belirtilmiştir.
Dosya içeriğine göre; olay sırasında sanıklardan..."ın silahı tutukluluk yaptığı için ateş edemediği tanık beyanlarıyla sabit olduğundan mağdur ..."in sanıklardan ..."ın ateş etmesi sonucu olası kastla yaralandığı anlaşıldığından ve yerleşik uygulamada olası kasta iştirak kural olarak mümkün olmadığından sanık ..."ın TCK"nin 37. maddesi kapsamında fail olarak mağdurun olası kastla yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi kanaatinizce mümkün görülmediğinden beraatine karar verilmesi gerekirken, olası kastla yaralama suçundan TCK."nin 86/1, 86/3-e, 21/2, 62/1, 51, 53. maddeleri gereğince verilen mahkumiyet kararının onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.