4. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/3850 Karar No: 2019/1489 Karar Tarihi: 14.03.2019
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/3850 Esas 2019/1489 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2018/3850 E. , 2019/1489 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... AŞ temsilcisi ...... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 13/02/2004 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, usulsüz kredi kullandırılmasından dolayı uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ..., banka görevlisi olan davalıların, mevzuat ve genelgelere aykırı hareket ederek usulsüz kredi kullandırmalarından dolayı, bankanın zarara uğramasına neden olduklarını iddia ederek, tahsil edilemeyen kredilerin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalı ... cevap dilekçesi sunmamış ve duruşmalara katılmamış; diğer davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, bankaya yazılan müzekkereye rağmen davalıların her birinin sorumlu oldukları kredi miktarları bildirilmediğinden bu aşamada hangi davalının hangi krediden sorumlu tutulacağı, hangi davalının kullandırmış olduğu kredinin kapatıldığı ya da krediye mahsuben ödeme yapıldığı tespit edilemeyeceği ve bu tespitler için bankanın açıklayıcı beyanda bulunmaktan kaçındığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece ilk kararda; takip alacaklarının bir kısmının icra dosyalarında tahsil edildiği, borçlulardan yapılan tahsilatların da devam ettiği, davacı bankanın kesinleşmiş bir zararının bulunmadığı ve banka zararının doğduğunun kesin olarak anlaşılamadığı gerekçesiyle istem reddedilmiş, davacının temyizi üzerine Dairemizce 16/09/2014 gün, 2013/16880 esas, 2014/11798 karar sayılı ilam ile karar bozulmuştur. Bozma ilamında; karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddeleri uyarınca, haksız eylemin ve bunun sonucunda doğan zararın birden fazla kişi tarafından meydana getirilmesi durumunda zarar gören, dilediği takdirde eyleme katılanların birisinden veya birkaçından veyahut tamamından zincirleme olarak sorumlu tutulmalarını isteme hakkına sahip olduğu ve bu nedenle davacı bankanın, asıl kredi borçluları ile birlikte kredilerin verilmesinde kusurlu olduğunu iddia ettiği personelinden tahsilde tekerrür olmamak üzere alacağını isteme hakkına sahip olduğu ve icra takipleri nedeniyle tahsil edilen paraların davacı alacağından düşülmesi sureti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen ilamın gereğinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmakla; tarafların tüm delilleri toplanmadan ve gerekirse konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alınmadan yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.