Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/31460 Esas 2016/11537 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/31460
Karar No: 2016/11537
Karar Tarihi: 19.04.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/31460 Esas 2016/11537 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/31460 E.  ,  2016/11537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Şikayetçi vekili icra mahkemesine başvurusunda, kendi taşınmazını eşinin borcu için ipotek veren müvekkilinin sorumluluğunun “ayni (ipotekli taşınmaz ile sınırlı) sorumluluk” olduğunu, bu nedenle müvekkili aleyhinde rehin alacağı belgesi düzenlenemeyeceğini ve ayrıca İİK"nun 152/3. maddesi hükmüne göre de, davalı şirketin aldığı rehin açığı belgesi ile haciz yolu ile takip talebinde bulunabileceğini, oysa .... İcra Müdürlüğü"nün 2013/2333 sayılı takip dosyası ile takip talebinde bulunulmadan doğrudan haciz talep edildiğini, bu hususun usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek takibin ve bu takibe konu rehin açığı belgesinin iptalini talep etmiş, mahkemece şikayetin kabulü ve takibin iptaline karar verilmiştir. Bu karar Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından 2013/20036 esas sayılı karar ile bozulmuş mahkemece bozma ilamına uyarak yeniden hüküm kurulmuştur.
    İİK"nun 152. maddesinde ipotekli taşınmaz satılıp da tutarı takip olunan alacağı karşılamaya yetmezse, alacaklıya geri kalan alacağı için bir belge verileceği, alacaklının satışın kesinleşmesi tarihinden itibaren bir sene içinde haciz yolu ile takip talebinde bulunması halinde ise yeniden icra veya ödeme emri tebliğine gerek olmayacağı düzenlemesi mevcuttur. İpotekli taşınmaz satılmakla ipotek veren üçüncü kişinin sorumluluğu sona erer. İİK"nun 152. maddesi uyarınca düzenlenen rehin açığı belgesi sadece borçlu hakkında geçerli olup, borçtan şahsen sorumlu olmayan ipotek maliki 3. kişi için uygulanmasına yasal olanak bulunmamaktadır. Bu husus kamu düzenine ilişkin emredici düzenleme olmakla mahkemece maddi hataya dayalı ilk bozma kararına uyulmuş olması alacaklı lehine usuli kazanılmış hak doğurmaz.
    O halde mahkemece, borçtan şahsen sorumlu olmayan davacı ipotek maliki hakkında rehin açığı belgesine istinaden yapılan icra takip işlemlerinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.