Esas No: 2020/11293
Karar No: 2022/2145
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11293 Esas 2022/2145 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, hükümeti devirmek ve engellemek suçundan tutuklu kaldığı dönemlerde tazminat talebinde bulundu. İlk talepte 505.900 TL maddi, 1.150.000 TL manevi tazminat istenirken, sonraki talepte bu rakam 1.760,00 TL maddi; 450.000,00 TL manevi tazminata düşürüldü. Yerel mahkeme, davacının talebinin kısmen kabul ederek davalıdan alınan tutarı davacıya ödeme kararı verdi. Ancak, Davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediği, farklı olaylar ve soruşturma dosyaları nedeniyle hakkında tutuklama kararı verilip verilmediği, yapılan ödemelerin tazminat kapsamına dahil olup olmadığı gibi noktalar eksik ya da yanlış değerlendirildi. Bu nedenle, kararın bozulması gerektiği karara bağlandı. Kanun maddeleri olarak; tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi ve kararın bozulması durumunda uygulanması gereken 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi belirtildi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle 1.760,00 TL maddi; 450.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili, davalı vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/181 Esas – 2015/145 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, hükümeti cebren devirmek ve engellemek suçundan 26.02.2010 – 01.04.2010 tarihleri arasında 34 gün; 13.05.2010 - 18.06.2010 tarihleri arasında 36 gün; 11.02.2011 - 09.10.2013 tarihleri arasında 971 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 03.06.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve Kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 505.900 TL maddi, 1.150.000 TL manevi tazminatın her bir tutuklama dönemi için tutuklama tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 1.760,00 TL maddi; 450.000,00 TL manevi tazminat için ilk tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
1-Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan araştırmada davacının tutuklu ve hükümlü olduğu başka suç kayıtlarına da rastlanıldığı dikkate alınarak, gözaltına alındığı gün farklı olay ve soruşturma dosyaları nedeniyle de hakkında tutuklama kararı verilip verilmediği, verilmiş olması halinde bahse konu soruşturma dosyalarının sonuçlarının araştırılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-CMK'nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Davacı hakkında üç farklı dönemde koruma tedbiri uygulandığı dikkate alınarak, her bir koruma tedbiri dönemi için ayrı ayrı tazminat miktarları belirlenip, belirlenen her bir tazminat miktarına ilişkin olduğu tarihten itibaren faiz işletilmemesi,
4-Gerekçeli karar başlığında, "Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' olan dava türünün "Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat’’ şeklinde yazılması,
Kabule göre de;
Davacının, hakkında koruma tedbiri uygulanan dönemde yapılan noter ödemelerinin, kırtasiye giderlerinin, duruşmalara katılım için yapılan yol masraflarının, yapılan ziyaretlerin maddi tazminat kapsamına dahil edilemeyeceğinin dikkate alınmaması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin, davalı vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak; BOZULMASINA, 21.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.