Esas No: 2020/11644
Karar No: 2022/2136
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11644 Esas 2022/2136 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlamasıyla 137 gün tutuklu kalmış ve beraat etmiştir. Davacı tazminat talebinde bulunmuş ve mahkeme tarafından kısmen kabul edilmiştir. Ancak mahkeme, manevi tazminat miktarını makul bir miktar olarak tespit etmemiş ve davacının kendi kusurlu hareketlerini değerlendirmemiştir. Ayrıca, vekalet ücreti ile ilgili olarak zarar kapsamının doğru belirlenmediği için karar temyiz edilmiştir. Sonuç olarak, karar 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozulmuş ve yeniden yargılamaya gerek olmadan düzeltilerek onaylanmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 6.400,00 TL tazminata esas dosyada verilen vekalet ücretinin ödeme tarihi olan 05/01/2016 tarihinden, 3.980,03 TL maddi, 7.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihi olan 14/02/2014 tarihinden işletilecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında “Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” yerine “Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi” olarak yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Tazminat talebinin dayanağı olan Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/194 Esas – 2015/506 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan 14.02.2014 – 01.07.2014 tarihleri arasında 137 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 03.12.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve Kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 29.666,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 6.400,00 TL tazminata esas dosyada verilen vekalet ücretinin ödeme tarihinden, 3.980,03 TL maddi, 7.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması temyiz eden sıfatına göre bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin manevi tazminat miktarının fazla olduğuna, davacının kendi kusurlu hareketiyle olaya sebebiyet verdiği ve sair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında beraat etmiş olması nedeniyle davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiği, maktu vekalet ücretini aşan ve serbest meslek makbuzu ile ispatlanan kısmın ise davacı ile avukatı arasındaki hukuki ilişkiye dayandığı, bu nedenle koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamında değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinden, (1) numaralı paragrafta yer alan “ 6.400 TL vekalet ücretine ilişkin maddi tazminatın vekalet ücretinin ödendiği 05/01/2016 tarihinden’’ ibaresinin çıkartılmak suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.