11. Hukuk Dairesi 2018/1302 E. , 2019/3367 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21/06/2017 tarih ve 2016/473 E. - 2017/263 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 21/12/2017 tarih ve 2017/1152-2017/1197 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 26.05.2015 tarihinde "SÜTAŞ SÜTBEYAZ+ŞEKİL" ibareli 29 ve 30. sınıf ürünleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2015/45131 kod numarası verilen başvuruya davalı şirketin "PEYNES SÜTBEYAZ" ibareli 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri içeren 22.11.2012/97319 sayılı markasına dayanarak itirazda bulunduğunu, diğer davalı TPMK YİDK"nın 2016/M-10199 sayılı kararıyla itirazın kabul edildiğini, oysa markaların kapsamlarında yer alan ürünler itibariyle başvuru konusu işaret ile redde mesnet markalar arasında iltibasa neden olacak bir benzerliğin bulunmadığını, markalarda "SÜTAŞ" ve "PEYNES" ibarelerinin ayırt edici unsur olduğunu, "BEYAZ" ibaresinin davalı şirketin tekeline bırakılamayacağını belirterek davalı TPMK YİDK"nın anılan kararının iptalini ve başvurunun tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, anlamsal, görsel ve sescil olarak başvuru konusu "SÜTAŞ SÜTBEYAZ+ŞEKİL" ibareli işaret ile redde mesnet "PEYNES SÜTBEYAZ" ibareli markanın bıraktığı genel izlenimin aynı olduğunu, zira asıl ve ayırt edici unsurlarının aynı anlama gelen "SÜTBEYAZ/SÜTBEYAZ" ibareleri tarafından temsil edildiğini, diğer unsurların ve şekillerin yeterli ayırt edicilik sağlamadığını, redde mesnet markanın reddedilen ürün ve hizmetlerle aynı türden olan ürün ve hizmetleri içerdiğini, iltibas ve haksız yararlanma doğmasının kaçınılmaz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, tarafların marka olarak kullanmak istedikleri ibarelerin asıl ve ayırt edici unsurlarının birinin de "SÜTBEYAZ" ibaresinden oluştuğu, zira ilk bakışta göze bu ibarenin çarptığı, yazıldığı gibi okunduğu, diğer unsurların ayırt edicilikte yeterince ön planda olmadıkları, redde mesnet alınan markanın kapsamında 29 ve 30. sınıftaki tüm ürünlerin bulunduğu, başvuru konusu işaretin de 29 ve 30. sınıf ürünler için reddedildiği, bu ürünlerin ilişkili ve aynı türden bulunduğu, tescil önceliğinin markasal olarak davalıya ait olması karşısında, başvurunun tescilinin davalı aleyhine haksız rekabet yaratmasının da yüksek ihtimal dahilinde olduğu, mecburi dava arkadışı olan her iki davalıyı da bağlayıcı bir ikrarın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 02/05/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.