Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/10507
Karar No: 2022/2209
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/10507 Esas 2022/2209 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme kararında Taksirle Yaralama ve Suç Üstlenme suçlarından yargılanan iki sanığın davası incelenmiştir. Suç üstlenme suçu için verilen cezada, basit yargılama usulü uygulamasına dair Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları nedeniyle indirim yapılarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Taksirle yaralama suçunda, sanık tarafından aracın kullanılmadığı savunmasına rağmen delillerin araç sürücüsü olarak sanığı işaret ettiği belirtilmiştir. Sanığın promil alkol ölçümü yapıldığı ve dikkatsiz araç kullanımı sonucu üç kişinin yaralanmasına sebep olduğu tespit edilmiştir. Hüküm uyarınca, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilerek, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise TCK'nın 270. maddesi ve CMK'nın 251. maddesi olarak belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2020/10507 E.  ,  2022/2209 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama, suç üstlenme


    Taksirle yaralama suçundan sanık ...'ın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii tarafından, suç üstlenme suçundan sanık ...'in mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    (I)Sanık ...'in mahkumiyetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 Sayılı TCK'nın 270. maddesininde düzenlenen ''suç üstlenme'' suçuna ilişkin olduğu, suç üstlenme suçu için TCK'nın 270. maddesinde temel ceza miktarının iki yıla kadar hapis cezası'' olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK'nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ''Basit Yargılama Usulü'' başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ''Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.'' şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ''01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.'' şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı ve 16.03.2021 tarihli 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas-2021/4 Karar sayılı iptal kararları ile ''...kovuşturma evresine geçilmiş..., ...hükme bağlanmış...'' ibarelerinin, aynı bentte yer alan ''...basit yargılama usulü...'' yönünden Anayasa'ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle;
    Kovuşturma evresine geçilmiş veya hükme bağlanmış olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanun'un 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan kesinleşmiş hükümler haricindeki düzenlemelerin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ''mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.'' şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararlarının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ''Basit Yargılama Usulü'' yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA;
    (II)Sanık ...'ın mahkumiyetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Her ne kadar sanık ...'ın kaza esnasında aracı kendisinin kullanmadığını, aracı kullanan sanık ...'ın olay yerinden kaçtığını beyan etmişse de katılanların aşamalardaki tutarlı ifadelerinde, kazadan sonra olay yerinde yalnızca sanık ...'ı gördüklerini belirttikleri, bağımsız tanık ....'ın da duyduğu ses üzerine olay yerine gittiğinde, aracın içinde tek başına bulunan sanık ...'ın şoför mahallinden indiğini gördüğü, sanığın kaçmaya çalışırken kendisinin tuttuğunu ve kolluk görevlilerine teslim ettiğini, panik içindeki sanığın ''...hayatım bitecek'' dediğini bildirdiği hususları birlikte gözetildiğinde araç sürücüsünün sanık ... olduğu kanaatine varılmıştır.
    Sanık 135 promil alkollü şekilde, idaresindeki otomobille, meskun mahalde, gece vakti, aydınlatmanın bulunduğu, bölünmüş asfalt kaplama caddede seyrederken, ışık kontrollü kavşağa geldiğinde, kendisine hitap eden kırmızı ışığa rağmen, sola doğru "u" dönüşü yaptığı esnada, sağ ön çamurluk ve teker kısımlarıyla, dönüş yaptığı yerde düz devam etmekte olan sürücü ...'nın idaresindeki otomobilinin ön kısımlarına çarpmasıyla, sanığın tam kusuruyla üç kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin eksik araştırma sonucu hüküm kurulduğuna, müvekkili hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 22/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi