Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/827 Esas 2020/3208 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/827
Karar No: 2020/3208
Karar Tarihi: 01.07.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/827 Esas 2020/3208 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı 16. Ceza Dairesi tarafından verilmiştir ve suç silahlı terör örgütüne üye olmadır. Sanık hakkında TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6, 63 maddeleri uyarınca hüküm verilmiştir. Mahkeme, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği ve vicdani kanının kesin olduğu sonucuna ulaşmıştır. Ancak, örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın tekerrür uygulamasına dair kararında hukuka aykırılık tespit edilmiştir. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuş ve tekerrür uygulamasına dair kısmı düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6, 63.
16. Ceza Dairesi         2020/827 E.  ,  2020/3208 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : 1-Sanık ..."in TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6, 63 maddeleri,
    2-Sanık ..."in TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6, 63
    maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ... ve sanıklar müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından "Sanık hakkında TCK"nun 58/6 maddesindeki hüküm karşısında" ibarelerinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.