Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12761
Karar No: 2019/10429
Karar Tarihi: 13.05.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/12761 Esas 2019/10429 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/12761 E.  ,  2019/10429 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın sona erdirildiğini beyanla ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Somut olayda Mahkemece belirsiz alacak davasının şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile dava kısmi dava olarak görülerek hüküm kurulmuştur.
    Davacı taraf dava dilekçesinde kısmi dava olarak dava açtığını belirttikten sonra, yargılama sırasında 11.12.2015 tarihinde yeni bir dava dilekçesi sunarak davayı belirsiz alacak davası olarak ıslah ettiğini belirtmiştir. Davanın tam ıslahı sureti ile davanın belirsiz alacak davasına dönüştürülmesi mümkündür. Bu halde mahkemece davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kısmi dava şeklinde karara bağlanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Aynı zamanda tam ıslah da göz önüne alınarak yıllık izin ve ihbar tazminatına yönelik taleplerin usulden reddi yerine esas reddi hatalı ise de sonucu itibari ile doğru olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır.
    Yine davacı tam ıslah dilekçesinin talep sonucunda hangi alacak yönünden, ne kadar talep ettiğinin ayrı ayrı belirtilmemiştir. Bu halde mahkemece davacıya süre verilerek davacının bu yönden beyanı alındıktan sonra sonuca gidilmesi gereklidir.
    3-Taraflar arasında fazla mesai ücreti konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda Mahkemece davacının Arnavutluk ülkesinde çalıştığı dönemde davacının genel müdür olarak çalışmaya başladığı döneme kadar Arnavutluk"ta geçen çalışması yönünden davacı tanığı beyanı doğrultusunda davacının haftalık 21 saat fazla mesai yaptığı kabulü ile hüküm kurulmuştur. Hükme esas alınan tanığın davalı şirkette çalışması bulunmadığından davacının bu dönem yönünden fazla mesai yapıldığını ispatlayamadığından bu döneme ilişkin talebin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Kabule göre de Mahkemece Türkiye"de geçen çalışma dönemi yönünden de davalı tanığının beyanı doğrultusunda hüküm kurulmasına rağmen, hesaplanan fazla mesai ücretinden yüzde 50 oranında hakkaniyet indirimi uygulanması fazla olup dosya kapsamı itibari ile uygun olmamıştır.
    4-Taraflar arasında ulusal bayram ve genel tatil ücreti konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda Mahkemece davacının Türkiye"de çalışmasının bulunduğu dönemde ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığı kabul edilmiş, Arnavutlukta geçen çalışma dönemine ilişkin ise davacı tanığı doğrultusunda hesaplama yapılarak hüküm kurulmuştur. Dosyada dinlenen davacı tanıklarından iki tanesinin Arnavutlukta geçen çalışmaya yönelik bilgilerinin olmadığı gibi aynı zamanda bu tanıklar da husumetlidir, yine diğer davacı tanığının ise davalı iş yerinde çalışması bulunmamaktadır. Bu halde davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını ispatlayamadığının anlaşılmasına göre davacının buna yönelik talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    5-Taraflar arasında davacının ücreti konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Davacı 2007 yılı Ağustos ayına kadar sadece Türk Lirası, 2007 yılı Ağustos ayından Aralık ayına kadar ise aylık 4.000 euro aldığını beyan etmiştir. Bilirkişi davacının Türkiye"de çalışmaları yönünden aylık 2.779,00 TL ücreti olduğunu kabul etmiştir. Dosya arasında davacı tarafça banka kayıtları sunulmuş olmakla, bozma ilamının 2 nolu bendi de göz önüne alınarak davacının dönemlik maaşı dosya arasında bulunan ve davacı tarafça sunulan kayıtlar doğrultusunda tespit edildikten sonra hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Ayrıca davacıya yabancı para cinsinden ödemelerin bulunduğunun tespiti halinde fazla mesai hesabı, ücretlerin tahakkuk ettiği tarihteki kur göz önüne alınarak tespit edilmesi gerekirken dava tarihindeki kur üzerinden hesaplama yapılması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA,
    peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 13/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi