14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/5030 Karar No: 2013/7037 Karar Tarihi: 09.05.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/5030 Esas 2013/7037 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/5030 E. , 2013/7037 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.12.2010 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, gene yola çıkışı olmayan 422 parsel sayılı taşınmazı yararına, davalılara ait 119 ve 92 parsel sayılı taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıya ait 422 parsel sayılı taşınmaz lehine, 119 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesine dayanılarak geçit hakkı kurulması istemiyle açılmıştır. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır. Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5–3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilecekse, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir. Mahkemece 6 metre genişliğinde geçit kurulduğu görülmüştür. Davacının taşınmazının tapu kaydındaki niteliği tarla ve ağaçlık olarak belirtilmiş olup, tarla olarak kullanıldığına göre 6 metre genişliğinde geçite ihtiyacı olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece geçitin genişliğinin taşınmazın niteliği ve kullanım amacına göre belirlenmesi gerekirken Dairemizin yerleşik ilkelerine aykırı olarak 6 metre genişliğinde geçit oluşturulması doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken iş, eldeki veriler yeterli ise ek rapor düzenlettirmek, yeterli görülmediği takdirde yeniden keşif yaparak, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda geçitin genişliği belirlemek ve sonucuna göre bir karar vermek olmalıdır. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 09.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.