2. Ceza Dairesi 2020/29966 E. , 2020/15056 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1)Sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde:
03.03.2016 tarihinde tefhim edilen kararı, 1412 sayılı CMUK"nun 310. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süreden sonra 14.04.2016 tarihinde temyiz eden sanık müdafiinin temyiz isteminin aynı kanunun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2)O yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz talebinin incelenmesinde:
Sanığın adli sicil kaydında gözüken ...Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/638 Esas, 2005/111 Karar sayılı mahkumiyetine konu suçun 765 sayılı TCK"nın 503. maddesinde yazılı ""Dolandırıcılık"" suçuna ait olduğu ve CMK"nun 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası suçun uzlaşma kapsamına alındığının ve sanığın başka da tekerrüre esas alınabilecek sabıkası olmadığının anlaşılması karşısında, kesinleşme ve infaz şerhli karar örneklerinin mahkemesinden getirtilip incelenerek yine bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, sanık hakkında aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
2-28/04/2015 tarihli bozmanın lehe olması nedeniyle bozma sonrası yapılan yargılama giderlerinin sanığa yüklenemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nin 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a), (d), (e) bentlerindeki hakları kullanmaktan aynı Kanun"un 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hakları kullanmak yönünden ise, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı Kanun"un 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler bakımından TCK"nın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından ise Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesine," cümlesinin yazılması ve yargılama giderlerine ilişkin bölüm hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "Sanık hakkında bozma öncesi yapılan 27,00 TL yargılama giderinin bozma lehe olduğundan, bozma öncesi yapılan 19,30 TL yargılama giderinin ise 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesine atıfta bulunan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olması sebebiyle tüm yargılama giderlerinin Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına" cümlesi eklenmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.