3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/114 Karar No: 2019/7525 Karar Tarihi: 08.04.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/114 Esas 2019/7525 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/114 E. , 2019/7525 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın sabıkalı kişiliğine göre suç işleme eğilimi nazara alınarak yeniden suç işlemeyeceği yolunda olumlu kanaate ulaşılmadığının belirtilmesi karşısında 5237 sayılı TCK"nin 50. maddesinin uygulanma şartının somut olayda gerçekleşmemesi nedeniyle seçenek yaptırım hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamenin (2) numaralı bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir. Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; 1) Katılanın yaralanmasına ilişkin Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 27.12.2014 tarih, 139600 numaralı raporda "Saçlı deride occipitalde ve sağ frontol bölgede 3 cm cilt ve cilt altı kesi mevcut olduğu ve sütüre edildiği" olduğunun tespit edildiği ve aynı hastane tarafından düzenlenen 30.12.2014 tarihli kati raporda yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği belirtilmiş ise de; kati raporda mevcut yaranın hangi özelliği ve yapılan hangi müdahale nedeniyle yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği hususunda açıklık bulunmadığından, katılanın yaralanmasına ilişkin tüm rapor, grafi ve tıbbi evrakın en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek, katılanda meydana gelen yaralanmanın, basit tıbbi müdahale ile giderilip giderilemeyeği hususu belirlendikten sonra, sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2) Sanığın, tekerrüre esas alınan Antalya 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.09.2014 tarih, 2012/1235 Esas, 2014/408 Karar sayılı ilamı verilen TCK"nin 106/1-1. ve 2. cümlesinde düzenlenen tehdit suçundan verilen 10 ay hapis cezasına ilişkin ilamın 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamında kaldığı ve bu suç yönünden 28.02.2019 tarihli ek karar ile uzlaştırma işlemleri gerçekleştirilerek düşme kararı verildiği anlaşılmakla, sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başka ilamı da olduğu gözetilerek 5237 sayılı TCK"nin 58. maddesinin yeniden değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.