Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2616
Karar No: 2017/4093
Karar Tarihi: 22.11.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/2616 Esas 2017/4093 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2016/2616 E.  ,  2017/4093 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesi uyarınca ödenen iş bedelinin iadesi için başlatılan takibe vâki itirazın iptâline ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz olunmuştur.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davacı vekili; müvekkine ait villanın iç mimari ve bahçe düzenlemesi işlerinin yapılması konusunda taraflar arasında yapılan sözlü anlaşma uyarınca, müvekkilinin yapılacak işler karşılığında banka havalesi yoluyla 50.000,00 TL ödediğini, davalının üzerine aldığı işleri anlaşmaya uygun tamamlamaması sebebiyle davalıya yaptığı işlere göre fazla ödenen 29.000,00 TL’nin tahsili için yapılan icra takibine vâki itirazın iptâli ile %20’den aşağıya olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin üstlendiği ediminin iç mimari projelerinin çizimi, bunların röleve çalışmalarının yapılması, kesin uygulama projelerinin düzenlenmesi ve uygulamanın denetiminden ibaret olduğu, müvekkili tarafından hizmetlerin e-posta yoluyla davacıya gönderilmiş olduğunu, davacının proje ilişkisini tek taraflı ve haksız şekilde sonlandırdığını, avans olarak ödenen 50.000,00 TL’dan yaptığı hizmet bedelini düştükten sonra kalan 21.000,00 TL’yi davacıya iade ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece alınan 17.06.2015 tarihli bilirkişi raporunda mesleki hizmet bedeli; işin yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak belirlenir yönündeki yasa maddesinden (TBK md. 481) hareket edilerek takdiren
    25.000,00TL %18 oranındaki KDV 4.500,00 TL dahil toplam 29.500,00 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece işin sona erdirilmesinde davalıya yüklenecek bir kusurun olmadığı ve davalı tarafından gerçekleştirilen iş tutarının da 29.500,00 TL olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı, 50.000,00 TL"lik avansın 21.000,00 TL"lik kısmının davalı tarafından davacıya gönderilmiş olduğu da dikkate alındığında davacının davalıdan alacağı bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşmazlık konusu değildir. Ne var ki iş bedelinin miktarı ve hesaplanması konusunda uyuşmazlık vardır. Bilirkişi raporunda iş bedelinin 25.000,00 TL olduğu açıklanmış olup serbest piyasa fiyatları içerisinde KDV"de dahil olduğundan hakedilen iş bedeline ayrıca KDV ilave olunamaz. Yüklenicinin hakettiği iş bedeli serbest piyasa fiyatlarına göre 25.000,00 TL olup, ödenen 50.000,00 TL avanstan hakedilen iş bedeli düşüldüğünde iadesi gereken tutar 25.000,00 TL’dir. Ne var ki 21.000,00 TL’lik davalı tarafından ve davacı tarafından da kabul edilen ödeme mahsup edildiğinde davacıya iadesi gereken tutar 4.000,00 TL olup, bu miktar üzerinden itirazın iptâline ve alacak yargılamayı gerektirdiğinden İİK"nın 67/2. maddesindeki koşullar oluşmadığından icra inkâr tazminatı isteminin reddine, kesin vade bulunmadığı gibi davacı takipten önce davalıyı temerrüde düşürdüğünü kanıtlayamadığından BK"nın 101/1. (6098 sayılı TBK"nın 117/1.) maddesi uyarınca işlemiş faiz isteminin reddine ve takipten itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi