23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7573 Karar No: 2019/4739 Karar Tarihi: 14.11.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/7573 Esas 2019/4739 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2016/7573 E. , 2019/4739 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali, kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan ...’ın vasiyetname ile eşi ...’ı atanmış mirasçı naspettiğini, merhum ...’ın ise 08.03.1995 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile müvekkilini atanmış mirasçı naspettiğinden her ikisinin üyelik hakkının vakfa intikal ettirildiğini, davalı kooperatifin Sabri ve Yüksel’in vefat ettiği ve müvekkili vakfın adı geçenlerin atanmış mirasçısı olduğunu bildiği halde ödemeye ilişkin ihtarnameleri usulsüz bir biçimde ölü kişiler adına gönderdiğini, ihtarnamelerin müvekkili vakıfça tebliğ edilmediğini ileri sürerek müvekkili murislerinin ihraç kararlarının iptaline ve müvekkilinin üyeliğinin tespitine, müvekkili vakıf adına bağımsız bölüm tahsis ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın her halükarda zamanaşımına uğradığını, ihraç kararının iptali yönünden üç aylık dava açma süresinin geçtiğini, işlemin ana sözleşme ve yasal düzenlemelere uygun olduğunu, üyelerinin vefatından yaklaşık 20 yıl sonra dava açılmasının MK’ya aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, gerek ... mirasçısı ...’ın, gerekse Yüksel mirasçısı vakfı, murisin vefat tarihinden itibaren kooperatif ortaklığını devam ettireceklerine dair herhangi bir bildirimde ve alacak talebinde de bulunmadığı, kaldı ki alacak talebinde bulunulsa dahi süresi içerisinde zamanaşımı itirazı olduğu ve zamanaşımının söz konusu olduğu, her ne kadar davalı kooperatif tarafından başlatılan ihraç işlemleri ve alınan ihraç kararı davacı murislerinin ölümü nedeniyle usulüne uygun tebliğ edilememişse de ölümlerin gerçekleşip mirasçılık durumunun belirlenmesinin üzerinden 20 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen kooperatife herhangi bir başvurusu bulunmayan ve üyelik sorumluluklarını yerine getirmeyen davacının davasında haksız olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Her ne kadar 26.12.1995 tarihinde davacı vakıf tarafından vasiyetnamenin açılması istenilmiş ise de, davalı kooperatif ortağı Sabri ve ...’ın mirasçısı olan davacı vakfın mirasçı nasbı 20.10.2010 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu tarih nazara alındığında MK’nın 2. maddesinden hareketle henüz uzun bir sürenin geçtiğinden bahsedilemez. Davacı vakfa usulüne uygun tebligat gönderilmediği mahkemenin de kabulünde olduğundan, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.