10. Hukuk Dairesi 2020/9843 E. , 2021/9914 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul Anadolu 13. İş Mahkemesi
Dava yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile aksi kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı, ... sicil numaralı ... ajansında çalıştığı halde, 29/03/2006-31/05/2007 tarihleri arasındaki çalışmalarının soyut bir rapor ile iptal edilmesi nedeniyle emekli maaşının durdurulduğunu, kurumun çalışma süresinin iptali kararının haksız ve dayanaksız olduğunu, bu nedenle SGK"nın ... sicil numaralı iş yerinde 29/03/2006-31/05/2007 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespitiyle, maaşın iptali kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 26/03/2013 tarihli dilekçeyle de ıslah talebinde bulunarak, davacının 02/06/2007-30/06/2009 tarihleri arasında ... Plastik Kimya Endüstriyel İnşaat Taahhüt Tic. ve San. Ltd. Şti."nde çalıştığının tespitini, davalı kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı Kurum davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, “davanın kabulü ile, davacının 29/03/2006 - 31/05/2007 tarihleri arasında ... Matbaa Ltd. Şti." de, 02/06/2007 - 30/06/2009 tarihleri arası ... elektrik ve inşaat sanayi ticaret limited şirketinde çalıştığının tespitine, davalı SGK kurumunun bu tarihler arasındaki çalışmaların iptali yönündeki işleminin iptaline” karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili verilen kararın hatalı olduğunu belirtip, kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. İnceleme konusu davada mahkemece yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Buna göre eldeki davada dava konusu iş yerlerinin sahte olmadığının emsal yargıtay kararları ile kesinleştiği, fiili çalışmanın gerçek çalışma olduğunun bordrolu tanık beyanları ile ispat edildiği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş ise de kabul gerekçesi yerinde değildir. Dava dışı işyerinde ki çalışmaları kurum denetmen raporu uyarınca iptal edilen ve bunun üzerine ilgili işyerindeki çalışmalarının tespiti davası açan sigortalıların emsal dosyalarında verilen ve kesinleşen hükümler uyarınca anılan işyerinin faaliyette olduğu anlaşılmış olup, bordrolu tanıkların çalışmalarının da fiili olmadığı gerekçesi ile iptali karşısında, davacının çalışmasının fiili olup olmadığına yönelik yapılan araştırma yetersizdir. Bu sebeple dava dışı işverenlere ait hangi iş yerinde, hangi adreste, kimlerle birlikte çalıştığı davacıdan açıkça sorularak talebi somutlaştırılmalı, işyerinin dava konusu dönemde fiili bir şekilde işletilip işletilmediği zabıta marifetiyle araştırılıp, komşu işyeri çalışanları tespit edilip, işverenler ve davacı hakkında tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır. Ayrıca bu tür davalarda elde edilecek hükmün, sigortalıyı çalıştıran işverenlerin hak alanını da ilgilendirdiği ve onun yönünden bir takım sorumluluk ve yükümlülükler doğurabileceği belirgin bulunmakla, somut uyuşmazlıkla ilgili dava dışı işverenlere de husumet yöneltilmesi gerektiği açıktır. Bu bakımdan; dava dışı işverenlerin Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 124"üncü maddesi de nazara alınarak yasal yöntemine uygun biçimde davaya katılımı sağlanmalı, göstereceği tüm kanıtlar toplandıktan sonra yapılacak değerlendirme üzerine elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08.07.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.