11. Hukuk Dairesi 2017/4570 E. , 2019/3350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/05/2017 tarih ve 2013/197-2017/416 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi ... dışındaki davalılar vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 30.04.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av.... ile davalılardan Kombassan Holding A.Ş. ve diğerleri vekili Av. Serdar Bayburt dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davaların yurtdışındaki Türk vatandaşlarından yüksek getiri ve istenildiğinde ödeneceği vaadi ile para topladığını, bu amaçla müvekkilinin de 65.000 DM para yatırdığını, ancak parasını geri alamadığını ileri sürerek, 65.000 DM karşılığı 63.476,88 TL"nin şimdilik 6.500,00 TL’lik kısmının ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş; ıslah dilekçesiyle talebini 63.476,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, zamanaşımı definde bulunmuş, davacının davalı ... İnşaat Tarım ve San. İşl. Tic. A.Ş."nin ortağı olduğunu, ortağın sermaye olarak koyduğu parayı istemesinin mümkün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafın zamanaşımı def"inin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, Kombassan Grubu bazı şirketlerin fiili ve hukuki irtibat halinde oldukları, birlikte hareket ederek para toplama amacıyla “Ortaklık Durum Belgesi”, “Hisse Senedi” gibi sair belgeler karşılığında istenildiğinde derhal ve işlemiş kâr payı ile birlikte iade edileceği taahhüdü ile para topladıkları, ortağın sermaye olarak verdiğini isteyemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi kullanarak para yatıran kişileri grup şirketlerden herhangi birinde veya birkaçında düşük nominal bedellerle şeklen ortak gibi gösterdikleri, tahsil ettikleri parayı ise muhasebe kayıtlarına yansıtmayarak para iade taleplerini reddettikleri, taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının anlaşıldığı, davalı şirketlerin davacının ödediği miktardan sorumlu bulunduğu, davalı şirketlerin yönetim kurulu başkanı ve üyelerinin de MK"nın 50. maddesi ve TTK"nın 321/son maddesi uyarınca zarardan sorumlu tutulabileceği, davalı ... İnşaat Tarım ve San. İşl. Tic. A.Ş."nin unvan değişikliği sonrası Kombassan Holding A.Ş."ye devredilmek suretiyle birleştirilmesine karar verildiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacının davalı ...Ş. nin şirket ortağı olmadığının tespitine, 58.702,77 TL"nin dava tarihi olan 14/08/2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, ... dışındaki davalılar vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ... dışındaki davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısım dışında kalan hususlara yönelik sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde davanın ıslah ile arttırılan kısmı da gözetilerek kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespiti ve 6.500,00 TL"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsili talep edilmiş, bozmadan sonra 25/10/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile 63.476,00 TL"nin tahsili istenmiştir. Islah tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 177. maddesi (1086 sayılı HUMK"un 84. maddesi) uyarınca kural olarak, ıslahın yargılama bitinceye kadar yapılması mümkün ise de (04/02/1948 günlü, 10/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’na göre) hükmün Yargıtay tarafından bozulması üzerine hüküm mahkemesinde yapılan yeni yargılama sırasında ıslahta bulunulması mümkün değildir. Bu durumda mahkemece, bozmadan sonra ıslahın söz konusu olamayacağı nazara alınmadan ıslahla arttırılan meblağa hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle temyiz eden ... dışındaki davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre ... dışındaki davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısma yönelik sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ... dışındaki davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısım dışında kalan hususlara yönelik sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ... dışındaki davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısma yönelik temyiz itirazının kabulü ile kararın anılan yönden ... dışındaki davalılar yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ... dışındaki davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısma yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacı ..."den alınarak ... dışındaki davalılara verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden ... dışındaki davalılara iadesine, 02/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.